Mesajı Okuyun
Old 11-09-2006, 19:35   #14
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Yaptığınız alıntıdaki görüş aslında bizim görüşümüze pek aykırı değil. Oradaki kriterler de bizim olaya uygulandığında Ateşli silah + tetik düşürmek + kalabalık bir yer kavramları ve fail değerlendirildiğinde öngörebileceği veya öngöremeyeceği değerlendirmesi yapılacaktır. Ortalama bir insan için öngörebilecek durumda diyebilecekken. 12 yaşında bir çocuk için veya Ayırtım gücünden kısmen yoksun (eğitilebilir düzeyde zeka geriliği olan) biri için öngöremez diyebilmeliyiz. Zira öngörme kavramı asla tartışılmaz demiyoruz. Somut olayımız için bu eylemi bu şekilde gerçekleşen ortalama bir kişinin öngörebileceği sonucuna varıyoruz. Ancak değişik eylemlerde yine durum kişiye ve özelliklerine göre değerlendirilecektir. Örneğin kimyasal bir madde ile birine taksirle zarar verildiğini düşünelim. Burada kişi mesleği gereği bu maddeyi tanıyan kullanan biri ise (kimyager, kuyumcu, vs.) öngörebileceği, eğitim ve kültür düzeyi itibariyle bu kimyasalları tanımayan ve özelliklerini bilmeyen kişinin ise neticeyi öngöremeyeceği sonucuna varılacaktır. Zaten bilinçli taksirin ilk getiriliş amacı da buydu. Alkollü araç kullanma veya hatalı sollama, aşırı hız gibi durumlarda, kişiye verilen cezanın hafif kaldığı düşünülüyordu. Bu nedenle öngördüğü ancak istemediği neticenin gerçekleşmesine sebep olan kişi daha ağır cezalandırılacaktı.

Öte yandan olası kast kavramı ise kişinin neticeyi öngörmesi ancak olursa olsun düşüncesi ile hareket etmesi olarak tanımlanmıştı dinlediğimiz bir seminer konuşmacısı tarafından. Ben de şunu hatırladım. Bize canavarca his anlatılırken böyle bir örnek verilmiş ve "Kişinin dürbünlü tüfeğini denemek maksadıyla bir insana nişan alıp öldürmesi şeklinde gerçekleşen eylemin canavarca hisle adam öldürme olarak tanımlanmıştı. Şimdi bu örnek Olası Kasta benzemiyor mu?

Hakikaten öğrenci arkadaşlar bizim zamanımızda bu kanun yoktu. Biraz siz de katılın da biz de sizden öğrenelim.