Alıntı: Yazan Aşakarlı gercekten aldığım eğitimin zerre kadar faydası olmayacak bakın önümde avukatlık sınavı var ona ön calışma yapacağım

Katılmadığım bir düşünce. Tamam; fakülte eğitimi uygulmadan kopuk, gördüğümüz usul hukuku dersleri yetersiz, madde hukuku ağırlıklı öğrenim görüyoruz ve en kötüsü ezberci bir anlayışla yürüyor işler fakültelerde.

Ancak uygulama bakımından yetersiz yetişsek de bu gördüğümüz derslerin faydasız olduğu sonucuna götürmez bizi. Uygulamaya yeni giren bir avukat adayı olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki hevesli, istekli ve girişimci bir stajyer bir yıllık staj süresi sonunda pratik bilgisini oldukça iyi bir seviyeye çıkarabilir. Ancak fakültede birbiriyle girift olarak verilen ve sistematik olarak işlenen maddi hukuk bilgileri(her ne kadar ezber acı bir gerçek olsa da) ilerki yıllarda zorlukla kazanılabilir.

Halen öğrenci olan arkadaşlarımıza tavsiyem; gördükleri hiç bir derse faydasız, gereksiz, avukatların işine yaramaz gibi etiketler yapıştırıp peşin hükümlü olmasınlar. Bu düşünceyle, ezberci kanun teknikerliğinden ziyade temel kurumların ve mantığın üzerine giderlerse ileride değişecek kanunlar karşısında bile kendilerini güncelleme şansı elde edebilirler.

Konu başlığına dönecek olursak, kendimce fakültedeki en önemli derslerin felsefe ve mantık üzerine kurulu soyut dersler olduğunu söyleyebilirim. Zira, Medeni Kanun değişikliğinden sonra evlilik kurumuyla ilgili yapılan revizyonlar bir kaç dakikada öğrenebilir; ancak değişiklik/revizyon sebepleri ve toplumun ihtiyaçlarının gözlemlenmesi ancak Hukuk Felsefesi ve Sosyolojisi gibi derslerle kavranabilir(ki bir hukukçu için önemli olan da kanun değişikliğinin bu yönüdür).

Saygılarımla