Mesajı Okuyun
Old 09-07-2005, 19:45   #6
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ

E. 2001/5519
K. 2001/6977
T. 3.5.2001

• BOŞANMA ( Yoksulluk Nafakasına Hükmedilebilmesi İçin Miktarı da Belitilerek Açıkça İstenmesi Gereği - Mahkemenin İstek Olmadan Bu Konuda Karar Veremeyeceği )

• YOKSULLUK NAFAKASI ( Miktarı Açıkça Belitilmeden Son Oturumda Yoksulluk Nafakası İstenmesi Talebinin Reddi Gereği - Hakim İki Taraftan Birinin Söylemediği Şeyi veya İddia Sebebini Hatırlatacak Hallerde Bulunamayacağı/Boşanma )

• TALEPLE BAĞLILIK ( Boşanma - Miktarı Açıkça Belitilmeden Son Oturumda Yoksulluk Nafakası İstenmesi Talebinin Reddi Gereği - Hakim İki Taraftan Birinin Söylemediği Şeyi veya İddia Sebebini Hatırlatacak Hallerde Bulunamayacağı )

743/m.144
1086/m.74,75

ÖZET : Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için miktarı da belirtilerek açıkça istenilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm tazminat ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının temyiz itirazları yersizdir.

2-Kocanın yoksulluk nafakasına yönelik temyizine gelince; Medeni Kanunun 144. maddesinde ifadesini bulan yoksulluk nafakasına hükmedebilmesi için miktarı da gösterilerek açıkça istenilmesi zorunludur. Son oturumda yoksulluk nafakası istediğinden söz etmiş ise de miktarı belirtilmediğinden Medeni Kanunun 144. ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 74. maddesine uygun bir isteğin varlığından söz edilemez. Mahkeme istek olmadan bu konuda karar veremez. ( Y.H.G.K.nun 02.02.1994 tarihli 2/745-27 sayılı 22.02.1995 tarih 2/876-95 sayılı ve Y.2.H.D.nin 27.04.2001 5340-6689 sayılı, 13.4.2000 tarihli 2942-4712 sayılı, 9.11.1998 tarihli 10498-11998 sayılı, 03.03.1997 tarihli 1114-2288 sayılı kararları )Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 75. maddesi uyarınca hakim iki taraftan birinin söylemediği şeyi veya iddia sebebini hatırlatacak hallerde bulunamaz. Bu husus üzerinde durulmadan yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün ikinci bentte gösterilen sebeple yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA, kararın bozma kapsamı dışında kalan yönlerinin ise ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın davalıya yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, temyiz peşin harcının yatıran davacıya geri verilmesine, 3.5.2001 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

MUHALEFET ŞERHİ :

Davalı son oturumda, boşanmaya karar verilmesi halinde yoksulluk nafakası bağlanmasını istemiştir.

Medeni Kanunun 144. maddesi gereği kusuru daha ağır olmayan eş, mali gücü oranında taktir edilmek üzere yoksulluk nafakası isteyebilir.

Yasa isteği ön koşul olarak belirlemiştir. İstenilen yoksulluk nafakasının miktarının belirtilmesini zorunlu kılan bir anlatıma yer verilmemiştir.

Medeni Kanunun 143-144-145-146-147-148-149 maddelerindeki olguları boşanmanın eki ( fer'i )ve aile birliğinin sona ermesiyle karı-koca ve çocukların korunmasına yöneli önlemler olarak değerlendirilmiştir.

Nafaka, nafaka alacaklısının gereksinimi nafaka borçlusunun ödeme gücü dikkate alınarak hakim tarafından takdir edilir. Olayımızda da alacaklı nafakanın miktarının taktirini hakime bırakmıştır.

Hakimin nafaka taktirinde yasal kurallara aykırılık bulmuyorum.

İşin esasının incelenmesi gerekir.

MUHALEFET ŞERHİ :

Davalı son oturum yoksulluk nafakası istediğine göre miktarının açıklattırılması ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekir. ( HUMK.m.75 )

Açıklanan sebeple de değerli çoğunluğun bozma kararlarına iştirak edilmemiştir.

---------------------------------------------------------------------------------
Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır. www.kazanci.com.tr
----------------------------------------------------------------------------------

Av.Habibe Yılmaz Kayar
İstanbul Barosu