Mesajı Okuyun
Old 06-10-2008, 11:56   #5
kanune

 
Varsayılan terk'de makul süre önemi

terk sebebinde elbette haklılık önemli
ama Yargıtay aradan uzun süre geçmişse hakkılığa dikkat etmeyebiliyor. bununla ilgil çok karar var.
ben birini aktarıyorum:
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ


Esas No.
1997/1620
Karar No.
1997/3267
Tarihi
25.03.1997


İLGİLİ MEVZUAT
743-TÜRK KANUNU MEDENİSİ/132


KAVRAMLAR
TERK SEBEBİYLE BOŞANMA
EVİN HAKLI SEBEPLE TERKEDİLMESİ


ÖZET
MAKUL SÜRE SONUNDA TERK SEBEBİ ETKİSİNİ KAYBEDECEĞİNDEN DOLAYI, EŞİN SÜREKLİ AYRI YAŞAMA HAKKI YOKTUR.


DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün temyiz eden tebligata rağmen gelmedi. Karşı taraftan Fadime Alıcı bizzat geldi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

KARAR : Terke dayalı boşanma davasında davanın reddi için terk eden eşin müşterek haneyi terkte haklı olması yeterli değildir. Terkte haklılık terk eden eşe sürekli ayrı kalma hakkı vermez. O olayın etkisi makul süre sonra geçer. Şu halde kendisine ihtar gönderilen eşin dönmemekte de haklı olması gerekir. Davacının iyi niyetli olmadığı boşanmayı sağlamak için davalıyı davet ettiği de davalı tarafından ispatlanamamıştır. Medeni Kanunun 132. maddesindeki koşullara uyularak dava açılmıştır. Davanın reddi usul ve yasaya aykırıdır.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine oybirliğiyle karar verildi. 25.3.1997