Mesajı Okuyun
Old 26-12-2009, 11:55   #8
hciyiltepe

 
Varsayılan

506 Sayılı Sosyal Sigortalar Yasası m.79/10 :
"Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl (Değişik : 01.06.1994 – 3995 / 3 md.) içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır."

506 Sayılı Kanun m.134 :
"Bu kanunun uygulanmasından doğan uzlaşmazlıklar, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görülür."

5510 Sayılı Kanun m.86/9:
"Aylık prim ve hizmet belgesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır."

5510 sayılı Kanun m.101:
Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür.

İlgili düzenlemelerden görüleceği üzere Hizmet Tespiti davaları eski 506 Sayılı Yasanın m.79/10 ile yeni 5510 sayılı yasanın 86/9 maddeleri gereğince açılmaktadır. Yine 506 sayılı yasanın 134 ve 5510 sayılı yasanın 101. maddeleri gereği bu davaların çözüm yeri İŞ MAHKEMELERİDİR. Dolayısıyla sizin hizmet tespiti davanızda iş mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi söz konusu olamaz.

Bununla birlikte hizmet tespiti davası ile birlikte İşçilik alacaklarına dairde (ihbar, kıdem tazminatı gibi) dava açmışsanız işbu dava davalı esnaf olduğu için tefrik edilip bu davaya dair iş mahkemesi görevsizlik kararı verebilir. Zira işçilik alacakları 4857 sayılı iş yasası hükümlerine dayalı olarak açılmaktadır. yine Yargıtay hizmet tespiti davaları ile işçilik alacağı davalarının aynı davada görülemeyeceği, bu davaların niteliklerinin farklı olduğu görüşündedir.