Mesajı Okuyun
Old 14-03-2007, 10:41   #4
hidayet

 
Varsayılan

tedbir nafakası ihtiyati tedbir olmadığı için itiraz edilebilecektir.Ancak burda tarafların her ikisinin ekonomik durumu ve evlilik devam ederken sağlanılan yaşam standartı dikkate alınarak ve tabi somut olayınızdaki durumlara göre hükmedilen tedbir nafakası miktarı hakkaniyete aykırı kalıyorsa itiraz edebilirsiniz diye düşünüyorum.Süre konusunda net değilim ama bir dahaki celseye kadar bildirilebilir ve duruşmada talep mahkemeye hatırlatılabilir sanırım.Ama somut olayınızın özellikleri çok önemli,gerekli araştırmaların yapılıp yapılmadığı hususu da.Aşağıdaki karar bağımsız açılan tedbir nafakaları hakkında ise de faydası dokunabilir.Saygılarımla...

T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/11937
K. 2004/10756
T. 11.10.2004
• TEDBİR NAFAKASI ( Miktarı Tayin Edilirken Tarafların Sosyal Ve Ekonomik Durumları İle Müşterek Yaşam Sırasında Davalının Eşine Sağlamış Olduğu Yaşama Düzeyinin Dikkate Alınması Gereği )
• TEDBİR NAFAKASINDA MİKTAR ( Tarafların Sosyal Ve Ekonomik Durumları İle Müşterek Yaşam Sırasında Davalının Eşine Sağlamış Olduğu Yaşama Düzeyinin Dikkate Alınması Gereği )
• MÜŞTEREK YAŞAM SIRASINDAKİ YAŞAMA DÜZEYİ ( Tedbir Nafakasının Miktarı Tayin Edilirken Davalının Eşine Sağlamış Olduğu Yaşama Düzeyinin Dikkate Alınması Gereği )
4721/m.4,197/2
ÖZET : Tedbir nafakasının miktarı tayin edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile müşterek yaşam sırasında davalının eşine sağlamış olduğu yaşama düzeyi dikkate alınmalıdır.

DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davada, TMK.nun 197/2. maddesinde belirtilen; ayrı yaşamada haklılık iddiasına dayalı aylık 1.000.000.000 lira tedbir nafakası istenilmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; aylık 250.000.000 TL nafakanın davalıdan alınarak dava tarihinden geçerli olmak üzere davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

Davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine,

Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;

Tedbir nafakasının miktarı tayin edilirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile müşterek yaşam sırasında davalının eşine sağlamış olduğu yaşama düzeyi dikkate alınmalıdır.

Yapılan ekonomik ve sosyal durum araştırmasında; davalının Banka Müdürü olup, aylık maaşının 1.585.000.000 lira olduğu, davacının ise; ev hanımı olup gelirinin bulunmadığı anlaşılmıştır.

O halde, mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, davalının gelir düzeyi ile birlikte yaşarken davalının eşine sağlamış olduğu yaşama standardı nazara alınarak; davacının geçimi için gerekli, davalının geliri ile orantılı olacak şekilde, TMK.nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek daha uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekir. Davalının geliri ile mütenasip olmayacak şekilde düşük nafakaya hükmedilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.10.2004 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Kazancı Yay.