Mesajı Okuyun
Old 17-03-2011, 13:41   #6
law in law

 
Varsayılan

Kısıtlı velayet altında ise velayet hükümleri uygulanır husumete izin gerekmezç

DAVA TÜRÜ :Satışa İzin
TEMYİZ EDEN davacı

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Kısıtlanarak annelerinin velayeti altında bırakılan (TMK.419/3. maddesi) ergin çocukların elbirliği mülkiyetine konu olan taşınmazları hakkında tapuda intikal ve satış işlemleri yapabilmek için annenin izin isteği vesayet makamınca "izne gerek olmadığı" gerekçesiyle reddedilmiş; karar çocukların velisi olan anne tarafından temyiz edilmiştir.
Türk Medeni Kanununun 419/3. maddesine göre velayet altında bırakılmalarına karar verilen çocuklar ve bunların malları hakkındaki uyuşmazlıklarda "velayet" hükümleri uygulanacaktır. Bu hükümleri uygulayacak görevli mahkeme ise 4787 sayılı Kanunun 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesidir. Görev kuralları kamu düzeniyle ilgili olduğundan yargılamanın her aşamasında tüm mahkemelerce kendiliğinden uygulanmak zorundadır. Vesayet makamınca bu nedenle görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasının incelenmesi yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına,oyçokluğuyla karar verildi. 16.06.2008 (pzt.)

Başkan Üye Üye Üye Üye
(Muhalif)

-KARŞI OY YAZISI-
Sulh Hukuk mahkemesinin 6.7.2007 tarihli ... sayılı kararı ile; davacının ergin çocukları 1978 doğumlu Emine ve 1980 doğumlu Havva’nın Türk Medeni Kanununun 405’nci maddesi gereğince, kısıtlanmalarına karar verildiği, aynı kararla anneleri Fatma’nın velayeti altında bırakıldıkları anlaşılmaktadır.
Veli; kısıtlılara dedelerinden intikal eden taşınmazlardaki miras paylarının satışı, tapuda devir ve temlik işlemleri için, kısıtlama kararını veren vesayet makamından izin talebinde bulunmuş; vesayet makamınca; bu talep; “..velayet kuralları uygulanır, vesayet makamından izin ve onay alınmasına gerek yok..” gerekçesiyle reddedilmiştir.
Ergin çocuğun kısıtlanması halinde, Türk Medeni Kanununun 419/son maddesi uyarınca, velayet altına konulmuş bulunması, kısıtlı hakkında velayet hükümlerinin geçerli olacağı anlamına gelmez. Ana ve/veya babanın ergin olmayan çocukları üzerindeki doğumla başlayan kanunen sahip oldukları velayet hakkı ile, kısıtlama nedeniyle, kanunda yer alan hüküm (TMK. 419/3) gereği kendi velayetlerine bırakılan ergin çocukları üzerindeki hak ve yetkileri farklıdır. İkinci halde, kısıtlanan ergin çocuğa atanan veli, vasi gibidir ve vesayete ilişkin hükümlere tabidir. Başka bir ifade ile veli, vesayet makamının denetimi altındadır. Atanmış velinin görevinin sona ermesi de, velayetin kaldırılması veya değiştirilmesine ilişkin hükümlere göre değil, vasinin görevden alınması veya vesayetin kaldırılmasına ilişkin hükümlere tabidir. Bu nedenle, olayda görev yönünden vesayete ilişkin hükümler uygulanacaktır. Açıklanan sebeple sayın çoğunluğun, “aile mahkemesinin görevli olduğuna” ilişkin bozma düşüncesine iştirak etmiyorum.

Üye
Mahmut Kamacı

1-MŞ/AH/EG