Sayın Meslektaşlarım ; aşağıda anlattığım olayla ilgili tecrübesi olan meslektaşlarımın görüşlerine ihtiyacım var.


Olayda Anne (A), Baba (B), Çocuk (Ç) olarak anlatıyorum.
B’nin alzaimer olduğu sırada Ç noterde satış sözleşmesi yapmak suretiyle B’ye ait olan Ticari Plakalı Taksiyi devralıyor. A büromuza gelerek taksiyi geri almak istediğini söyledi. Öncelikle vasi tayini davası açarak A’yı B’ye vasi tayin ettirdik. Daha sonra açtığımız davada satış sözleşmesinin iptali ile aracın tekrar A adına tescilini talep ettik. Dava devam ederken A, Ç ile anlaşarak aynı gün içinde bizi vekillikten azletmiş ve bütün alacaklarımı haricen aldım diye mahkemeye dilekçe vererek davadan feragat etmiştir. Noterden tarafımıza keşide ettirdiği azilnamede kendisiyle ilgili vekillikten azlettiğini beyan etmiş ancak B adına vesayeten verdiği vekillikten azlettiğine ilişkin bir beyanda bulunmamıştır. Vekalet ücreti alacağımız ile ilgili dava açmayı planlıyoruz sormak istediğim hususlar.

1. Azilnamede A yönünden azledildiğimize ilişkin beyan olmadığından A yönünden vekillikten istia etmemiz gerekir mi yoksa istifa etmeden dava açabilirmiyiz.
2. Vekalet ücreti borçlusu B iken, A’nın kötü niyetli davranmasından ötürü husumeti A’ya da yöneltebilirmiyiz. A’yı da B’nin vasisi olması nedeniyle vekalet ücreti borçlusu sayabilirmiyiz?
3. A ve B’nin vekalet ücretini ödeyecek gücü yoktur. Ticari taksi Ç adına kayıtlıdır. Asıl ödeme gücü olan Ç’dir. A ve Ç’nin davranışı kötü niyetli olduğu gerekçesiyle husumeti Ç’ye de yöneltebilirmiyiz?

SAYGILAR...