Mesajı Okuyun
Old 25-06-2007, 00:44   #9
Av. Can DOĞANEL

 
Varsayılan

Kambiyo Senetlerine Mahsus Takip yapılmasında bir sakınca yoktur zira süresi içerisinde Bankaya İbraz edilen çek kambiyo senedi vasfındadır ve YETKİLİ HAMİL tarafından Kambiyo Senetlerine Mahsus Haciz Yolu ile takip edilebilir. Sorun ibrazdan sonraki cironun kişiyi yetkili hamil kılıp, kılmayacağıdır.

TTK 705'e göre "Protestonun keşidesinden veya aynı mahiyette bir tesbitten yahut ibraz müddetinin geçmesinden sonra yapılan bir ciro, ancak alacağın temliki hükmünde tutulur ve böyle bir temlikin neticelerini doğurur."

Bu anlamda Sn. ragıp'a katılmıyorum. Zira ne ayrı bir temliknameye ne de senet üzerine yazılacak bir temlik ibaresine gerek vardır. Bildiğimiz Ciro'nun yapılması o şekilde yapılan Ciro'yu yasa hükmü gereği sonuçları bakımından Alacağın Temliki hükümlerine tabi kılar.. Yoksa Alacağın temlikine ilişkin şekil şartları ayrıca aranmaz. Zira yasa hükmü açıkça belli bir tarihten sonra yapılan ciro'nun alacağın temliki hükmünde olacağını, söylemektedir. (Yasanın tabiriyle "...alacağın temliki hükmünde tutulur.")

Yargıtay'ın aşağıdaki şekilde çok sayıda kararı var. Dolayısıyla istikrarla aynı anlayış muhafaza ediliyor. Yasal ibraz süresi geçtikten sonra yapılan ciroda hamillik sıfatı ciro silsilesi içerisinde imzasının bulunması ile ispat edilir. Henüz tedavül imkanı bulunan senetlerde cirantaların atlanması halinde yetkili hamil olamayacağı halde, tedavülü sona ermiş senetlerde ciro silsilesi içerisinde imzasının bulunması halinde yetkili hamil olarak kabul edilip, geriye ciro aranmamaktadır.

Örneğin; 01.01.2007 tarihinde ibraz müddetinin son günü olsun,
Çek A tarafından bankaya ibraz edilir ve 02.01.2007 tarihinde B'ye ciro (bildiğimiz ciro) edilirse.. B yetkili hamil sıfatıyla keşideciye karşı kambiyo takibi yapabilir.

Özellikle ikinci kararda Gönderilen Örnek 163'ün başka bir sebeple kanuna aykırı olduğundan bahsedilerek, kullanılması gereken ödeme emrinin 163 olamayacağından bahsedilmemektedir.




T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2003/21848
Karar: 2003/20396
Karar Tarihi: 20.10.2003


Yukarıda tarih ve numarası yazılı merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki Alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İcra takibinin dayanağı olan 05.05.2002 keşide tarihli ve (435.000.000 TL.) bedelli çek, yasal süresinde muhatap bankaya ibraz edilmiş olup, kambiyo senedi niteliğindedir. Hamiline yazılı olan bu çekin ciro silsilesi içinde yer alan Hasan tarafından takibe konulduğu görülmektedir. Kambiyo senetleriyle ilgili hak sahipliğini ispat külfeti hakkındaki TTK.nun 598 ve 702. maddelerinde " senedi elinde bulunduranın kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılacağı" öngörülmüştür. Anılan maddeler tedavülü sona ermiş senetler hakkında uygulanmaz. Tedavülden sonraki ciroların alacağın temliki hükümlerini doğuracağı aynı yasanın 602. ve 705. maddelerinde ayrıca düzenlenmiştir. Tedavülü sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş çeklerde cirantalar atlanmak suretiyle bunlardan birisinin keşideciye başvurabilmesi için geriye dönüş cirosuna gerek yoktur. Bu durumda takip alacaklısı yetkili hamildir. O halde anılan çek yönünden itirazın reddi yerine kabulü isabetsizdir.
20.04.2002 keşide tarihli ve 435.000.000 TL. bedelli çekin ise yasal süresi içinde muhatap bankaya ibraz edilmediği anlaşıldığından merciin bu çek hakkındaki iptal kararı sonucu itibariyle doğru olup, hüküm sadece bir önceki bentte açıklanan çeke hasren bozulmalıdır.
Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile merci kararının yukarıda yazılı nedenlerle. ye 05.05.2002 keşide tarihli ve 435.000.000 TL. bedelli çek yönünden İ.İ.K. 366. ve HUM K. 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 20.10.2003 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi
Esas: 2002/1040
Karar: 2002/2208
Karar Tarihi: 04.02.2002
ÖZET : Kambiyo senetleri ile ilgili hak sahipliğini ispat külfeti hakkındaki TTK.'nun 598 ve 702. maddelerinde "...senedi elinde bulunduranın kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılacağı..." öngörülmüştür. Anılan maddeler tedavülü sona ermiş senetler hakkında uygulanmaz. Tedavülden sonraki ciroların alacağın temliki hükümlerini doğracağı aynı yasanın 602 ve 705. maddelerinde ayrıca düzenlenmiştir. Tedavülü sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş senetlerde cirantalar atlanmak suretiyle müracaat borçlularına başvurularak senet bedelinin tahsili ile ona iadesi mümkündür. Bu halde, senet üzerinde ayrıca yeniden geriye dönüş ciro imzasının bulunması gerekmez. Ciro silsilesi içerisinde imzası olan ve senet elinde bulunan müracaat borçlusu yetkili hamil olduğundan takip hakkı mevcuttur. Ancak, vadesi veya ibraz günü henüz gelmemiş başka deyişle ciro olanağı olan senetlerde cirantalar atlanmış ise bu takdirde bu kişi yetkili hamil sayılamaz.
Dava: Mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı vekilince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 20.12.2000 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü.
Karar: Kambiyo senetleri ile ilgili hak sahipliğini ispat külfeti hakkındaki TTK.'nun 598 ve 702. maddelerinde "...senedi elinde bulunduranın kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde selahiyetli hamil sayılacağı..." öngörülmüştür. Anılan maddeler tedavülü sona ermiş senetler hakkında uygulanmaz. Tedavülden sonraki ciroların alacağın temliki hükümlerini doğracağı aynı yasanın 602 ve 705. maddelerinde ayrıca düzenlenmiştir. Tedavülü sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş senetlerde cirantalar atlanmak suretiyle müracaat borçlularına başvurularak senet bedelinin tahsili ile ona iadesi mümkündür. Bu halde, senet üzerinde ayrıca yeniden geriye dönüş ciro imzasının bulunması gerekmez. Ciro silsilesi içerisinde imzası olan ve senet elinde bulunan müracaat borçlusu yetkili hamil olduğundan takip hakkı mevcuttur. Ancak, vadesi veya ibraz günü henüz gelmemiş başka deyişle ciro olanağı olan senetlerde cirantalar atlanmış ise bu takdirde bu kişi yetkili hamil sayılamaz.
Açıklanan durum karşısında icra takibini yapan lehtar yetkili hamil olduğundan merciin takibin iptali yönündeki gerekçesi yasaya aykırıdır. Ancak, borçluya gönderilen örnek 163 numaralı ödeme emrinde alacağın Türk parası ile karşılığı gösterilmemiştir. Bu noksanlık kamu düzeni ve Devletin hükümranlık hakları ile ilgili olup, takibin her safhasında doğrudan doğruya göz önünde tutulmalıdır. (HGK.'nun 12.5.1999 tarih ve 1999/12-271 esas, 1999/301 karar). Bu durumda mercice ödeme emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Sonuç: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle mercii kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 4.2.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************