Mesajı Okuyun
Old 11-02-2007, 22:09   #2
A.Turan

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
14. HUKUK DAİRESİ
E. 1978/2567
K. 1978/2654
T. 15.5.1978
• SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİNİN GEÇERSİZLİĞİ ( İştirak Halindeki Paylar )
• İŞTİRAK HALİNDEKİ PAYLAR ( Satış Vaadi Sözleşmesinin Geçersizliği )
• MÜŞTEREK MÜLKİYET ( Satış Vaadi Sözleşmesi Yapılabileceği )
743/m.630
818/m.213
ÖZET : İştirak halindeki paylar müşterek mülkiyete çevrilmeden önce paydaşın belli bir pay üzerinde ayni hakkı olmadığından sözleşmenin yerine getirme olanağı yoktur.

DAVA : Davacı M. vekili tarafından, davalılar aleyhine 3.5.1977 gününde verilen dilekçe ile ferağa icbar suretiyle tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.4.1978 günlü hükmün Yargıtay`ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR : Davalıların miras bırakanı Ü.`nün tapunun 599 kütük, 604 parsel sayısında kayıtlı taşınmazda, annesi Z. ile kardeşleri S. ve F.`den kendisine miras yoluyla intikal eden pay ve hakkını davacıya satış vaadine ilişkin sözleşme, yasada öngörülen koşulları taşıması ve borç doğuran bir akit olması nedeniyle hukuken geçerlidir. Davalılar da miras bırakanları A. halefleri sıfatiyle onun borçlarından sorumludurlar. 604 parselde Z. 1/2 paya maliktir. Kendisi 1335 yılında öldüğünden terekesi müşterek mülkiyet halindedir. Bu bakımdan kök muris Z.`den Ü.`ye geçen payın davacı adına tescili mümkündür. Yalnız Z.`nin mirasçılarından olan ve davalılarında murisi bulunan S. ve F., Medeni Yasanın yürürlüğünden sonra öldüklerinden terekeleri iştirak halindedir. İştirak halindeki paylar müşterek mülkiyete çevrilmeden önce paydaşın belli bir pay üzerinde ayni hakkı olmadığından sözleşmenin yerine getirme olanağı yoktur.

Bu itibarla; davanın Z.`den Ü`ye intikal eden pay bakımından kabulü, S. ve F.`nin terekeleri iştirak halinde olduğundan ve bu itibarla henüz ifa olanağı doğmadığından reddi gerekirken satış vaadi sözleşmenin geçersizliğinden bahisle mutlak şekilde reddi, usul ve yasaya ayrıdır.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 15.5.1978 gününde oybirliğiyle karar verildi.