Mesajı Okuyun
Old 04-05-2010, 22:12   #2
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

Sayın Katılımcı,

Asistan hekimler de uzman hekimler gibi işini özenle yerine getirmekle yükümlüdür. Sahip olduğu tıbbi bilgi doğrultusunda o anda nasıl bir müdahale yapması gerekiyorsa yapacaktır, hasta yakınları ancak veli ya da vasi ise tıbbi müdahaleye rıza gösterebilecek durumdadır, veli ya da vasi değilse ve hastanın bilinci açık değilse hekim kimseden rıza almadan hukuka uygun biçimde müdahalede bulunma yetkisine sahip ve bunu yapmak zorundadır. Ancak sizin de belirttiğiniz gibi nazik biçimde davranma yükümlülükleri de vardır.

Hasta Hakları Yönetmeliği'nin 39. maddesine göre

Sağlık hizmetlerinde görev alan bütün personel; hastalara, yakınlarına ve ziyaretçilere
güleryüzlü, nazik, şefkatli ve sağlık hizmetleri ile ilgili mevzuat ve bu Yönetmelik
hükümlerine uygun şekilde davranmak zorundadır.
Sağlık hizmetlerinin her safhasında, hastalara, onların bedeni ve ruhi durumları dikkate
alınarak, hangi işlemin neden ve nasıl yapıldığı, yapılacağı ve bekletilmeleri sözkonusu ise,
bekletilmenin sebepleri hususunda gerekli ve yeterli bilgi verilir.

Yönetmeliğin 42-43. maddelerine göre

Sorumluluk ve Hukuki Korunma Yolları
Müracaat, Şikayet ve Dava Hakkı
Madde 42- Hastanın ve hasta ile ilgili bulunanların, hasta haklarının ihlali halinde,
mevzuat çerçevesinde her türlü müracaat, şikayet ve dava hakları vardır.
Sağlık Kurum ve Kuruluşlarının Sorumluluğu
Madde 43- Hasta haklarının ihlali halinde, personeli istihdam eden kurum ve kuruluş
aleyhine maddi veya manevi veyahut hem maddi ve hem de manevi tazminat davası açılabilir.
Ancak, aleyhine dava açılacak merciin kamu kurum ve kuruluşu olması halinde;
10
a) 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 12 nci maddesine göre; hakkın bir
idari işlem dolayısı ile ihlal edilmesi halinde ilgililer, doğrudan doğruya tam yargı davası veya
iptal ve tam yargı davalarını birlikte açabilecekleri gibi ilk önce iptal davası açarak bu
davanın karara bağlanması üzerine dava açma süresi içerisinde tam yargı davası açabilirler.
b) Aynı Kanun'un 13 üncü maddesi uyarınca, zarar verici eylemin öğrenildiği tarihten
itibaren en geç bir yıl içinde maddi ve manevi tazminat olarak istenilen tazminat miktarı ayrı
ayrı gösterilerek idareye müracaat edilmesi ve talebin açıkça veya zımnen reddi halinde
kanuni süresi içinde idari yargı mercilerinde dava açılması gerekir.

Dolayısıyla hasta hakkı ihlali nedeniyle çalıştığı kuruma şikayet edebileceğiniz gibi asistan hekimin eylemi nedeniyle maddi ya da manevi zarara uğradıysanız bunu kanıtlayarak üniversite aleyhine tazminat davasına benzeyen tam yargı davası da açabilirsiniz. Asistan hekim aleyhine tazminat davası açılamaz, çünkü devlet çalışanlarının verdiği zarardan doğrudan sorumludur.

Haklarınızı güvenle kullanabilmek için bir avukattan hukuki destek almanızı, mali gücünüz elverişli değilse bulunduğunuz yerdeki baronun adli yardım birimine başvurmanızı öneriyorum.