Mesajı Okuyun
Old 04-04-2007, 15:34   #2
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Tarafların karı-koca olması halinde emsal (Yapılabileceğine dair):


***

[*]ÖLÜNCEYE KADAR BAKMA SÖZLEŞMESİ[*]EVLİLİK BİRLİĞİNDE KARI KOCANIN HAKLARI VE VAZİFELERİ

Medeni Kanun hükümleri gereğince karı kocanın birbirlerine bakıp gözetme yükümlülükleri bulunmakta ise de, bakım sözleşmesinin taraflarının karı koca olması sırf bu nedenle sözleşmenin geçersiz sayılmasını gerektirmez.

(743 s. MK. m. 151) (818 s. BK. m. 511)

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 9.3.1999 gününde verilen dilekçe ile ölünceye kadar bakma akdi gereğince tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 28.5.2001 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

KARAR

Dava, 16.4.1994 tarihli düzenleme şeklinde ölünceye kadar bakma sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

Mahkeme; davanın reddine karar vermiş, hükmü; davacı vekili temyiz etmiştir.

Bakım sözleşmesinin tarafları karı-kocadır. Bakım alacaklısı Bekir Avcı 16.4.1994 tarihinde noterde düzenlenen ölünceye kadar bakma akdi ile dava konusu taşınmazları karısı davacıya temlik etmiş; 2.6.1994 tarihinde de ölmüştür. Eldeki dava ile davacı (bakım borçlusu) bu sözleşmeye dayanarak bakılacak olan kocası Bekir´in kardeşleri Durmuş, Fatma ve Yusuf mirasçılarını dava ederek tapu iptali ve tescil istemiştir.

Her ne kadar, Medeni Kanun hükümleri gereğince karı kocanın birbirlerine bakıp gözetme yükümlülükleri bulunmakta ise de, bakım sözleşmesinin taraflarının karı koca olması sırf bu nedenle sözleşmenin geçersiz sayılmasını gerektirmez. Ölünceye kadar bakma sözleşmesi iki yana borç yükleyen, karşılıklı edimleri havi, talih ve tesadüfe bağlı bağımsız bir sözleşmedir. Bu itibarla; akdin düzenlenmesinden sonra bakılacak olanın az veya çok yaşaması bakım alacaklısının bakılmadığı anlamına gelmez. Sağlığında bakılıp gözetilmediği yolunda bir iddiası bulunmayan miras bırakanın, halefi olan mirasçılarının aksini ileri sürmesi de iyiniyet kuralları ile bağdaşmaz. Dosya kapsamına ve yapılan zabıta araştırmasına göre, bakılacak olanın felç hastası olduğu, baston ve davacı eşinin yardımı ile gezdiği anlaşılmıştır. Hal böyle olunca; bakılacak olanın ölünceye kadar bakma akdi yaparak kendisine baktırmak istemesi doğal ve yaşamın olağan akışına uygundur. Açıklanan bu hususlar dikkate alınmadan yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle; yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin yatırılan temyiz harcının yatırana iadesine, 13.11.2001 gününde oybirliği ile karar verildi.