Mesajı Okuyun
Old 17-04-2023, 11:33   #4
BHB Hukuk

 
Varsayılan

Değerli meslektaşlarım,

Borçlunun adresinde gerçekleştirilen fiili haciz dışındaki banka mevduat hacizleri, araç ve taşınmaz hacizlerinin elektronik yolla e-haciz olarak ve sistem üzerinden yapıldığı hepimizin malumu.

İİK 264/1 maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararını uygulatan alacaklının esas takibe geçmek için 7 günlük süresi var. Bu süre, haciz varakasının tebliği ile yada alacaklının huzurunda yapılmış hacizlerde haciz tatbik tarihinden başlıyor.

Buradaki öncelikli sorun, UYAP üzerinden konulan e-hacizlerin hukuki mahiyetini belirlemek. Zira elektronik haciz, elektronik satış gibi yeni uygulamalar İİK ile uyumlu değil. Yani artık tapu sicil müdürlüğüne ya da trafik tescil müdürlüğüne haciz müzekkeresi yazılmıyor, sistem üzerinden anında haciz konuluyor ve bu durumdan dosyaya başka talepler gönderen alacaklı haberdar. Bu durumda, sistemden konulan hacizden zaten haberdar olan alacaklıya haciz varakası (?) ayrıca tebliğ mi edilecek?

İİK.264/1 maddesinde bahsi edilen "haciz varakasının tebliği" nden kasıt ancak fiili haciz tutanağı olabilir kanaatindeyim. Yani UYAP üzerinden konulan elektronik hacizler alacaklının gıyabında değil, huzurunda yapılmış haciz olarak kabul edilmelidir. Bu nedenle, taşınmaz/araç/mevduat hacizlerinin alacaklı tarafa tebliğine gerek bulunmadığı, dosyaya mütemadiyen talepler gönderen alacaklının haciz konulmasından haberdar olduğu, bu sebeple alacaklının esas takibe geçme süresinin başlangıcının UYAP üzerinden gönderdiği talep ile haberdar olduğu tarih olması gerektiğini düşünüyorum. İcra İflas Hukuku hocalarımız da, bu konunun açık kapı olduğu, elektronik hacizlerin huzurda yapılan haciz mi yoksa gıyabında yapılan haciz mi olduğu hususunda yargı kararlarını merak ettiklerini beyan ettiler.

Değerli meslektaşım , paylaşımınızın 2020 tarihli olduğunu görüyorum. Bu hususu yargıya taşıdınız mı? Taşıdınız ise nasıl bir karar çıktı çok merak ediyorum.