Mesajı Okuyun
Old 27-03-2003, 13:54   #6
Admin

 
Varsayılan

Konu yargıya intikal ederse sonuçlarının bu kadar vahim olacağını düşünmüyorum. Neticede Yargıtay'ın şu yollardan birini içtihatlaştırması mümkündür:

a) Kredi kartı borcunun eksterede gösterildiği son ödeme gününde ödenmemesi halinde borçlu mütemerrit sayılır. (Evet bence de biraz zorlama bir yorum zira aslında o günden sonra farklı bir kredi kullanmaya başlıyor ama gene de böyle yorumlamak mümkün.)
b) ((a) şıkkıyla da bağlantılı olarak: ) borçluya gönderilen hesap bildirim cetveli ve ekstre BK. 101/I gereğince temerrüt ihtarı kabul edilir ve ayrıca bir ihtar gerekmez. (Bence yerinde bir yorum)
c) Bankaların pek çoğu eminim sözleşmelerine BK101/I'i bertaraf eden hükümler koymuşlardır, bu nedenle sözleşme gereği de pek çok olayda temerrüt ihtarından bahsetmek söz konusu olmayacaktır. Bankaların kendilerini korumak için koydukları bu hükümler bu yasa karşısında kendi aleyhlerine dönüyor ve bu nedenle bence temerrüt ihtarını çekmeyi geciktirmelerinin onlara sağlayacağı yasal bir avantaj yok..

Sonuçta ortaya çıkacak ihtilaflarda Yargıtay'ın bu yorumlardan birini benimseyeceğini düşünüyorum (ya da düşünmek istiyorum diyelim) ancak Bankalar İcra Takibi ile işe başlayacağından ve pek çok Borçlu da itirazı düşünmeyeceğinden kesinleşen takipler açısıdan pek çok kişiyi mağdur edeceklerine katılıyorum. Ancak Mercii'de boğuşmayı (ve %40 inkar tazminatını da) göze alanlar için durum sanırım ki o kadar olumsuz sonuçlanmayacaktır. Umarım..

Bu tartışmayla ilgisiz olmasına rağmen şu yorumu da eklemek istiyorum: Kredi kartları ve faizleri konusunda bir yasal düzenleme yapılması gerekliydi ancak bu yasal düzenlemenin kredi kartı borcunu zamanında ödemeyenleri ödüllendirecek ve borcunu zamanında ödeyenler karşısında avantajlı bir duruma getirecek şekilde çıkmasına karşıyım. Bence yine bir Türkiye klasiği yaşadık ve zamanında yasal yükümlüklerini yerine getirenler, getirmeyenler karşısında mağdur edildi. Bence yapılması gereken mevcut borçluların durumunu düzenlemek yerine, Kanun çıktıktan sonra geçerli olmak üzere kredi faizlerini X ile sınırlamaktan ibaretti. Ayrıca bankaların "hizaya getirilmesini" gerektiren tek konu da kredi kartı faizleri olmadığı gibi bence esasında genel olarak kredi kartları konusu bile değildir. İlle biryerden başlanması gerekiyorsa "Genel İşlem Şartları", "Sözleşme Yapma Zorunluluğu", ve "Sözleşmeye Hakimin Müdahalesi" hukuki müesseseleri ile ilgili bankalara ilişkin özel yasal düzenlemeler yapılmasını şahsen tercih ederdim.. Tüketiciyi asıl mağdur eden konular bunlar ama sanırım kimse farkında değil..