Mesajı Okuyun
Old 29-10-2003, 23:40   #5
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Merhaba

Konu birden fazla alanın birlikte tartışılmasını gerekli kılmaya başladı.

1-Hazırlık aşamasında delillerin toplanması
Bu delillerle birlkte Savcılık makamınca tutuklamaya gerek olup olmadığının değerlendirilip karar verilmesi,gerek duyuluyorsa hakimin olurunun alınması

2--Yargılama başlayıncaya kadar geçen sürede ve yargılama aşamasında sanığın özgürlüğünden yoksun bırakılması

3-Hukuka aykırı biçimde tutulan sanığın bu fiili durumunun verilecek kararda ne kadar etkili olduğu

Belki bu aşamalar çoğaltılabilir.

1-Hazırlık aşamasında fiilen kolluk sanık eylemine uyan delilleri toplar.Bu delillerin toplanması tekelini kolluğa bırakmak bir çok açıdan sorun yaratabiliyor.Sanık aleyhine toplanan delil,Savcılık aşamasında tutuklama sebebi olabılıyor.Burada lehinde delil gösterme hakkı olan sanığın veya avukatının soruşturmanın tam olması için aktif davranması ve katkıda bulunması gerekmektedir.Kanımca sanık lehine dinletilebilecek tanıkların bilgisine hazırlık aşamasında başvurmak soruşturmaın daha tam olmasını sağlıyor.Ayrıca tanık dışındaki diğer delillerin toplamnasını ıstemek de mümkün.
Böylece sanık lehine ve aleyhine önemli olan deliller toplanarak evraklar savcılığa gönderildiğinde hukuki değerlendirme ve önemlisi tutuklama gerekip gerekmeyeceği daha doğru ölçütlerle değerlendirlmiş olacaktır.Ayrıca "delillerin karartilması" gerekçesi de böylece ortadan büyük ölçüde kalkmış olacaktır. Ayrıca iddianame de zengin bir veri ile ve doğru sevk maddesi ile hazırlanacaktır.

2- Sanığın tutuklanmış olması ihtimali gözönünde bulundurularak sunları söylemek mümkündür:

Tutuklama kararından ilk duruşmaya kadar neredeyse hiç bir işlem yapılmamaktadır.Yargılamaya yardımcı olacak dosya dışı delil araştırılmasına neredeyse rastlamak imkansızdır.Klasık uygulama sanık ve müştekinin ve eğer beyanları bulunuyorsa tanıkların duruşmada hazır edilmesi hazırlığıdır.Bu aşamada titiz bir çalışma ile iddia ve savunma makamaları yargılamayı hızlandıracak çalışmaları yapmak durumundadır.(Sanığın tutuk halinin incelenmesinde CMUK Md.112/sonve AİHM Karar NO: 516 Karar tarihi 08.06.1995 Sargın-Yağcı davası))

3-Başlangıç tartışmasını hatırlatarak:Alt sınırdan cezayı vereceği varsayımı teorik olarak doğru değildir.İnfazından fazla tutuklu kaldığı gerekçesi ile üst sınırdan mahkumiyet kurulacağı da doğru bir beklenti olmamak gerekir.Eğer hakimlerin bağımsızlığına güvenmek zorundaysak ve ilk derece mahkemesi kararının yeniden incelenmesi mümkün ise bu tartışmaya gerek yoktur,verilecek ceza konusunda kehanette bulunmak bu anlamı ile yanlıştır.Fakat sanığın böyle bir fiili durum karşısında adil yargılanmadığı duygusu yaşaması kaçınılmazdır.Açıkçası bu zararı gıderecek hukuki bir yol bulmak gerekmektedir.

Fazladan tutuklu kalmak ise devletin tazminatla sorumluluğunu
gerektiren bir durumdur.


Saygılarımla