Mesajı Okuyun
Old 19-03-2008, 16:59   #9
Gamze Dülger

 
Varsayılan

Sayın Armağan Konyalı,
HAGB kararlarının tamamen sanık lehine olduğu hususuna katılmıyorum.
Kararın sanık lehine olması karardaki hükmün değerlendirilmesi halinde mümkündür.Aslen Bana göre bu madde uygulaması; "Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması " şeklinde değil "Cezanın Açıklanmasının Geri Bırakılması " şeklinde uygulandığından, bu isim altında değerlendirme yapmanın daha isabetli olduğunu düşünüyorum.
Çünkü aslen hüküm yani basit ifade ile işlenen suç ve ceza miktarı aslen açıklanmakta ancak mahkumiyet neticesi yani paraya çevrilme veya erteleme yapılıp yapılmadığı açıklanmamaktadır.Yani sanık suç karşısında mahkumiyetinin kesin ve net sonucunu bilmemektedir.
Örneğin suç aslen görevi ihmal kapsamında olup dosyada alınan bilirkişi roparları dahi (konu tekniktir) görevi ihmal olarak değerlendirilmiş (Mahkeme bu beyanla bağlı olmasa da) ancak Mahkeme görevi kötüye kullanmaktan karar vermiş ve 1 yıl 3 ay hapis cezası verip hükmün açıklanmasını geri bırakmıştır.
Bu karara itiraz halinde mahkeme yerindelik incelemesi yapacak ancak kararı sadece usulen ve HAGB şartlarının oluşup oluşmadığını inceleyecektir.
Beş yıl içinde kasti bir suç işlenip ceza alınması halinde ise mahkeme hükmünü açıklayacaktır.
Bu nedenle HAGB kararlarının her zaman sanık lehine olmadığı ve çoğu zamanda olamayacağını ve yasal (bana göre müdafiiler için zorunlu )itiraz hakkının her müdafii tarafından kullanılması gerektiğini düşünüyorum.
Saygılarımla