Mesajı Okuyun
Old 13-02-2006, 23:03   #2
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan KADIN ÖRGÜTLERİ ORTAK BASIN AÇIKLAMASI

KADIN ÖRGÜTLERİ ORTAK BASIN AÇIKLAMASI
13 ŞUBAT 2006


Biz aşağıda imzaları olan elliyi aşkın Kadın Örgütlü ve Platformu olarak, Devlet Bakanı Sn. Nimet Çubukçu’nun 12 Şubat 2006 tarihinde Hürriyet Gazetesinde yayınlanan ‘Kadın Örgütleriyle değil bazı kadınlarla sorunum var’ başlıklı röportajındaki söylemini PROTESTO EDİYORUZ!

Türkiye’de kadın hakları hareketinin bugün geldiği noktada bu politik deneyime dayanan mücadelemizin Türkiye’de kadın haklarının kazanılmasındaki rolünü biliyor ve bunu haklı bir gururla sahipleniyoruz. Bu mücadele sürecinde, değişik siyasal örgütlerden ve sivil hareketlerden, sayısız kadın yer aldı. Türkiye’de Ceza Yasası, Medeni Yasa değiştirildiyse bu, kadınların yarattıkları dayanışma ağları ve örgütlülük sayesinde olmuştur.

Sayın Nimet Çubukçu’nun bu süreçte yer almış kadınlara, öfkesini kontrol edemeyerek dava açıp, arkasından da ‘bazı kadınlar’ diye nitelemesi, bu mücadele sürecinin birikimine ve etik değerlerine karşı, bir duyarsızlık ve haksızlıktır. Söz konusu dava, Anayasa’nın 10. maddesinde yapılan değişikliklerle ilgili kampanya sırasında hayatın tüm alanlarında fiili eşitlik sağlanıncaya kadar kadınlar lehine pozitif ayrımcılık uygulanması ve kota talebine karşı çıkan kadın-erkek tüm milletvekillerine yollanan fakslara karşı açılmış bir davadır. Dolayısıyla kadın hareketinin ortak bir kampanyasına karşı, kampanyayı durdurmak, hakları için mücadele eden kadınları pasifize etmek amacıyla açılmış bir davadır. Kamuoyunun bilmesi, Sayın Bakan’ın da hatırlaması gereken bir başka nokta da, dava dilekçesinin sadece tek tek kadınlara karşı değil, aynı zamanda birden çok kadın kurumunun yöneticilerine yöneltilmiş bir dava olduğudur. Biz aşağıda imzası olan kadın örgütleri ve kadın aktivistler olarak, bu davanın birkaç kadının davası olmadığını ve bu ortak davamıza hep birlikte sonuna kadar sahip çıkacağımızı bir kez daha kamuoyuna duyururuz.

Tüm dünyada olduğu gibi, Türkiye’de de kadın sorunları ile ilgilenmek üzere oluşturulan Devlet Bakanlığı’nın başlıca görevlerinden biri, kadın hakları mücadelesinin içinde yer alan tüm kadın örgütleriyle’ ortak politikalar çerçevesinde birlikte çalışmaktır. Sayın Çubukçu, kadın örgütleriyle birlikte çalıştığını iddia ediyor, OYSA 2000’den beri ilk defa 27 Şubat - 5 Mart tarihleri arasında New York’ta yapılacak BM - KSK toplantısına kadın örgütleri temsilcilerinin katılmasını engelleyerek bunun tersi bir tablo çiziyor.* 2000’li yıllardan beri bir gelenek halini almış bu uygulamanın Çubukçu tarafından tersine çevrilmesini kınıyor ve sayın Bakanın bu kararını söz konusu politikaya aykırı bulduğumuzu ve en kısa zamanda telafi edeceğini umuyoruz.

Sayın Çubukçu, aynı zamanda, kadınların siyasal karar süreçlerindeki katılımını yasal bir zorunluluğa kavuşturacak olan ve Türkiye’deki kadın örgütlerinin başlıca taleplerinden olan kota talebine de ısrarla karşı çıkmaya devam ediyor. Siyasal Partiler Yasası ve Seçim Yasası’na konan bir ‘cinsiyet kotası’nın hiçbir ülkede olmadığını da iddia ediyor. OYSA, CEDAW’ın 4. maddesindeki ‘devletin uygulayacağı özel önlemler’in kotadan başka bir şey olmadığını Sayın Bakan’a hatırlatırız. Dünyada İsveç, Fransa, Arjantin, Fas, Tayvan, Ruanda, Uganda, Hindistan, Güney Afrika gibi birçok ülkede yasalar ya da anayasalar ile kadınların siyasal karar organlarında yer almasını garantileyen kotalar öngörülmüştür. Bu ülkeler arasına en son güney komşumuz Irak’ın da girdiğini Sayın Bakan’a hatırlatmak isteriz. Kısacası, Sn. Bakan’ın çok ısrarcı bir şekilde söylediği ‘dünyanın hiçbir yerinde siyasi partiler yasasında, Anayasa’da kadın kotası düzenlemesi yoktur’ iddiasının gerçekle ilgisi yoktur ve kendisini bir kere daha kadın örgütlerinin “kota” talebini desteklemeye kamuoyu önünde davet ediyoruz!

Sayın Çubukçu, ayrıca, TCK Kampanyasından beri, TCK Kadın Platformu’nun namus cinayetlerinin nitelikli adam öldürme kapsamına alınması talebini de ısrarla reddediyor! Üstelik, Türkiye’de yüzlerce kadın her yıl namus cinayetleri nedeniyle yaşamını yitirirken, reddini, kadınları korumak gibi anlaşılmaz ve kabul edilemez bir nedene bağlayarak kota konusunda olduğu gibi kamuoyunu yanıltmayı amaçlıyor!

Sayın Çubukçu, bugün Türkiye’de kadından sorumlu devlet bakanlığı varsa, bu kadın hareketinin sayesinde gerçekleşmiştir ve herkesçe kabul edilmektedir ki, Türkiye’de kadın örgütleri kadının statüsünün yükselmesi konusunda liderlik etmişlerdir! Sizi, bizlerin taleplerine karşı çıkan tavrınızı bırakarak, bir kere daha bizimle işbirliğine davet ediyoruz!


*1990’lı yılların ortalarından beri çeşitli hükümetler döneminde kadın örgütlerinden temsilciler her sene Mart ayında yapılan BM Kadının Statüsü Komisyonu (KSK) oturumlarının yanısıra, BM Genel Kurul ve ECOSOC toplantılarına da, gerek Dışişleri Bakanlığı ve gerekse Kadından Sorumlu Devlet Bakanlığı tarafından resmi delegasyonda yer almak üzere davet edilmişler. Bu Platformlarda ‘bağımsız duruşlarını da koruyarak’ ve uluslararası kadın politikaları gündemine büyük katkılarda bulunarak Türkiye’yi çok önemli derecede görünür kılmışlardır.


Amargi Adana Grubu
Amargi Kadın Akademisi
Ana Fatma Kadın Derneği - Dersim
Ankaralı Feministler
Ankara Kadın Dayanışma Vakfı
Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği
Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Merkezi
Bostaniçi Kadın Kooperatifi-Van
Bursa Günyüzü Kadın Kooperatifi
CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulu
Çanakkale El Emeğini Değerlendirme Derneği
Değirmendere Kadın Destek Merkezi
Demokratik İlkeler Derneği (DID)
Doğubeyazıt Kadın Kooperatifi
Ege Kadın Dayanışma Vakfı (EKDAV)
EPİ-DEM
Filmmor Kadın Kooperatifi
Gökkuşağı Kadın Derneği
Günışığı Kadın Danışma Merkezi
İRİS Eşitlik Gözlem Grubu
İzmir Bağımsız Kadın İnisiyatifi
İzmir Kadın Dayanışma Derneği
KADAV Kadınlarla Dayanışma Vakfı
KA-DER Ankara Şubesi
KA-DER Genel Merkezi
KA-DER Kadıköy Şubesi
Kadının İnsan Hakları - Yeni Çözümler Vakfı
Kadın Dayanışma Vakfı
Kadınlarla Dayanışma Vakfı (KADAV)
KAMER Kadın Merkezi Derneği
KAMER Vakfı
KAOS GL Derneği
Kardelen Kadın Evi-Diyarbakır
'Kazete' Kadın Gazetesi-İzmir
KIRK ÖRÜK Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Kooperatifi
Kızıltepe Kadın Kooparatifi- Mardin
Köseköy Yeni Adım Eğitim ve Kültür Sitesi
Kurtalan Kadın Derneği - Siirt
Küçük Dikili Kırçiçeği Kadın Danışma evi
Lambda İstanbul
Medya İzleme Grubu (MEDİZ)
Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı
Pazartesi Dergisi
Pelda Kadın Derneği-Diyarbakır-Ergani
Recme Karşı Uluslararası Komite Türkiye Temsilciliği
Selis Kadın Danışmanlık Merkezi - Batman
Selis Kadın Danışmanlık Merkezi – Diyarbakır
Şahmaran Kadın Dayanışma Merkezi
TCK KADIN PLATFORMU
TOGEDER
Türk Kadınlar Birliği Genel Merkez
Uçan Süpürge
Urfa Kadın Yaşam Evi Derneği
VA-KAD Van Kadın Derneği