Mesajı Okuyun
Old 08-12-2020, 14:29   #8
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Ecrimisil davalarında yetkili mahkeme sorunu aşağıdaki kararda etraflıca incelenmiştir.Buna göre;

-- Ecrimisi davası taşınmazın aynı ile ilgili dava olmadığı için HMK'nin 12. maddesi uygulanmaz. Dolayısı talep salt ecrimisil ise, yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer mahkemesi değildir.

-- Ortada kesin yetki kuralı bulunmadığından HMK.m.6'daki genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir.

-- Ayrıca ecrimisil bazı katılımcıların değindiği gibi, haksız eylem niteliğinde olduğundan HMK.m.16'ya göre , haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemeleri de yetkilidir.

-- Son olarak, ecrimisil davasında kesin yetkili bir mahkeme olmadığı için, HMK m.19/4 uyarınca ecrimisil davası yetkisiz mahkemede açılmış olsa bile davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir.

T.C.
YARGITAY
8. HUKUK DAİRESİ
E. 2018/3104
K. 2019/2499
T. 11.3.2019

DAVA : Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davacının dava dilekçesinin reddine, mahkemenin yetkisizliğine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR : Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili idareye ait taşınmazı davalının haksız olarak işgal etmesi nedeniyle 01.09.2013-31.08.2014 tarihleri arasına isabet eden 17.320,00 TL ecrimisilin kademeli faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece davalıya dava dilekçesi tebliğ edilmeden, dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde; dava konusu taşınmazın Zeytinburnu ilçesinde bulunduğu, dolayısıyla ... Asliye Hukuk Mahkemelerinin adli yargı sınırları içerisinde kaldığı belirtilerek yetkisizlik kararı verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, ecrimisil istemine yöneliktir.

Ecrimisil davası taşınmazın aynı ile ilgili dava olmadığı için HMK'nin 12. maddesi uygulanmaz. Kesin yetki kuralı olmadığı için de HMK'daki genel yetki kuralı uygulama alanı bulur ve bu bağlamda öncelikle genel yetkili mahkeme olan davalının ikametgahı mahkemesi yetkilidir. Ecrimisil, 08.03.1950 gün ve 22/4 Sayılı İBK'da haksız eylem olarak nitelendirilmiş bulunduğundan, HMK m.16'da düzenlenen yetki kuralları uyarınca belirlenen haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemeleri de yetkilidir. Ayrıca ecrimisil davasında kesin yetkili bir mahkeme olmadığı için, HMK m.19/4 uyarınca ecrimisil davası yetkisiz mahkemede açılmış olsa bile davalı, süresi içinde ve usulüne uygun olarak yetki itirazında bulunmazsa, davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir.

Somut olayda, davanın, davacının yani zarar görenin dava dilekçesinde kendi adresi olarak gösterdiği "....Beyoğlu" nun bağlı olduğu yer mahkemesi olan ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açıldığı ve yukarıda yapılan açıklamalar uyarınca, yetkili mahkeme konusunda davacının seçimlik hakkı bulunduğu gözetilmek suretiyle işin esasına girilerek hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, temyiz itirazının kabulüyle hükmün 6100 Sayılı HMK'nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK'un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca İİK'nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 11.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.