Mesajı Okuyun
Old 06-09-2013, 09:05   #7
İlhan_ERDEN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.v.gözde
sayın meslektaşlarım, müvekkil 18 yaşını geçmiş çocuğuna halen nafaka ödüyor. icra dairesi aracılığıyla maaşından her ay kesinti yapılıyor. icra dairesi müvekkilin maaş haczinin kaldırılması taleplerini reddediyor. en son çare, vekil olarak, nafakanın kendiliğinden kalkacağına ilişkin yargıtay kararları, "18 yaşını dolduran çocuğun iştirak nafakasının kaldırılması için aile mahkemesinde açılan nafakanın kaldırılması davasının hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden red edildiği" yönünde ilk derece mahkemesi kararları ve nüfus kaydı ile birlikte maaş haczinin kaldırılması talebinde bulunduk.

18 yaşını geçen çocuk için ödenen iştirak nafakasının kendiliğinden kalktığı TMK 328. maddesinde açıkça yazmaktadır. icra dairesinin yapması gereken çocuğun 18 yaşını geçtiğini tespit edip, maaş haczinin kaldırılmasıdır. icra dairesi talebimizi muhtemelen reddedecek. bu durumda icra hukuk mahkemesinde şikayette bulunacağım. yakın zamanda bu konuyla ilgilenen ve benzer yolu takip edip olumlu sonuç almış meslektaşlarımın görüşlerini bekliyorum.

herkese iyi çalışmalar.

Alıntı:
av.v.gözde
bana göre yanlış bir karar, iştirak nafakasının alacaklısı velayet kendisine bırakılan eştir. çocuğun reşit olup olmaması bu durumu değiştiren bir etken değildir. siz ne dersiniz?

Husumetin reşit olan çocuğa yöneltilmesi gerektiğine ilişkin:

YARGITAY
3.Hukuk Dairesi
Esas: 2010/696
Karar: 2010/2059
Karar Tarihi: 15.02.2010


Davada, davalı ile 1993 yılında boşandıklarını ve boşanma sonucunda müşterek çocukları H. S.'ın velayetinin davalı anneye verildiğini, müşterek çocuk H. S. için 250.000 TL. iştirak nafakasına hükmolunduğunu, en son olarak iştirak nafakasının 300 TL. ye yükseldiğini, ancak, dava dışı çocuğun reşit olduğunu, bu nedenle iştirak nafakasının sona erdiğini ileri sürerek 300 TL. olan iştirak nafakasının kaldırılması talep ve dava edilmiştir.

Mahkemece, dava dışı müşterek çocuğun 31.1.1991 doğumlu olduğu, dava tarihi olan 17.02.2009 gününden önce 18 yaşını bitirerek reşit olduğu, bu tarih itibariyle davalı anne Z. Ö.'ün velayet yetkisinin kalktığı, reşit olması nedeniyle iştirak nafakasının sona erdiği gerekçesiyle, müşterek çocuğun reşit olduğu 30.1.2009 tarihinden itibaren iştirak nafakasının iptaline (kaldırılmasına) karar verilmiş, hüküm davalı (anne) tarafından temyiz edilmiştir.

Öncelikle, müşterek çocuk dava tarihi itibariyle reşit olduğu için dava ve taraf ehliyetini kazanmış olup, davanın çocuğa karşı açılması gerektiği düşünülerek husumet yönünden davanın reddi gerekirken, davanın taraf sıfatı olmayan davalıya (anneye) karşı açılmış olması doğru görülmemiştir.

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.02.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi.