Mesajı Okuyun
Old 12-12-2003, 21:06   #42
Av.Habibe YILMAZ KAYAR

 
Varsayılan

Evlilik içi tecavüz konusunda bir öğrencinin görüşü


Saygıdeğer Hukukçular,

Bu e-mail grubunu uzun süredir takip ediyorum ve ilk defa bir yazı yazmak
ihtiyacı duydum.

Gözlemlediğim kadarıyla bu konudaki tartışmalar ve görüşler ne yazıkki
hukukçu kimliğimizden uzak.

Lütfen cesaretimi ve cehaletimi bağışlayın.

Sizlere bütün saygımla, fikirlerim;

" Evlilik içi tecavüz " nitelendirilmesi fazlasıyla yanlıştır. Tecavüz ırza
geçme suçudur. Bunun evlilik içi dışı gibi ayrımlara tabi tutulması kabul
edilemez.. Eğer bir cinsel birleşmede tecavüzün bütün unsurları mevcut ise bu
somut olaylarda evlilk içi - evlilik dışı diye bir ayrım yapılamaz.

Bir zorlama , ki -somut durumlarda fiziksel zorlama özellikle aranmaktadır-
bulunmalıdır. Ancak kanunda evlilik içi tecavüz hususu açıkca yasaklanır veya
açıkca kabul görürse , her iki taraf yani kadın ve erkek açısından önüne
geçilemez tehlikeler doğacaktır.

Kanım, kanun koyucunun burada evlilik müsessesi hakkında bir yorum
yapmamasıdır. Somut olayda tecavüz'ün olup olmadığı tüm nitelikleriyle
araştırılmalı ve hakim bu durumda, evlilik müessesesi çercevesinde karar
vermelidir. Yukarı tükürsen bıyık aşşağıya tükürsen sakal konusu hukukta yer
bulamayacak bir tabirdir. Hukuk burada mağduru ve faili korumalıdır ki bu
iki sıfat sürekli yer değiştirecektir. Eğer ki evlilik içi tecavüz diye
nitelendirdiğimiz şeyi suç kılarsak , sarkıntılık suçundan doğan bütün
sonuçlar da yan yana yatan iki çıplak insana yüklenebilecektir. Eğer ki bunu
suç sayıp yani kanunumuzda bunun tam tabiriyle nitelendirmesini yaparsak
kötü niyetli insanların adalet sistemimizi ve iyi niyetli eşlerini gereksiz
yere meşgul hatta mahkum olmalarına neden olabiliriz.

Ben burada kanun koyucunun, evlililk müsessesinin de inceliklerini
gözeterek, bu durumu değiştirmesi kanısındayım.

Saygılarımla;
Bora Çökelez