Mesajı Okuyun
Old 09-07-2010, 10:25   #5
halit pamuk

 
Varsayılan

Suat Bey, ilgiçtir, 2. Hukuk Dairesi de şu kararında da kısmi temyizi kabul etmemiş:

T.C.
YARGITAY
2. Hukuk Dairesi

Esas : 1998/9551
Karar : 1998/11186
Tarih : 20.10.1998

EVLİLİĞİN FESHİ VE BOŞANMA
HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE


Özet :Evlenmenin butlanı veya feshi halinde "karı- koca emvalini tasfiyesi, karı veya koca tarafından talep olunan maddi veya manevi tazminat ve nafaka, boşanmadaki hükümlere tabidir.

Dava, tazminat, velayet ve nafaka yönünden temyiz edilince, tazminatın, nafaka ve velayet düzenlenmesinin kanuna uygun olup olmadığının belirlenmesi için her şeyden önce fesih veya butlanın kanuna uygun olup olmadığını irdelemek zorunludur. Olayda dava 6 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açılmıştır. Hak düşürücü süre kamu düzenine ilişkin olup, mahkeme ve Yargıtay resen gözetmek zorundadır. Yasaya açık aykırılık yargılamanın her safhasında kendiliğinden nazara alınır.



( 743 s. MK. m. 126/2, 119 ) ( 1086 s. HUMK. m. 439/2 )
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle tetkiki istenilmekle duruşma için tayin olunan bugün temyiz eden vekili Avukat Hilal Uğurlu Selçuk geldiler. Gelenlerin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Evlenmenin butlanı veya feshi halinde "karı-koca emvalini tasfiyesi, karı veya koca tarafından talep olunan maddi veya manevi tazminat ve nafaka, boşanmadaki hükümlere tabidir" (M.K. 126/2 ).

Dava, tazminat, velayet ve nafaka yönünden temyiz edilmekle, tazminatın, nafaka ve velayet düzenlenmesinin kanuna uygun olup olmadığının belirlenmesi için her şeyden önce fesih veya butlanın kanuna uygun olup olmadığını irdelemek zorunludur. Öte yandan Hukuk Usulü muhakemeleri kanununun 439/2. maddesi hükmü de buna amir bulunmaktadır. Taraflar 24/09/1996 tarihinde evlenmiş, bu dava Medeni Kanunun 119. maddesinde gösterilen 6 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra 28/03/1997 tarihinde açılmıştır. Hak düşürücü süresinin kamu düzenine ilişkin olup mahkeme ve Yargıtay resen gözetmek zorundadır. Yasaya açık aykırılık yargılamanın her safhasında kendiliğinden nazara alınacağından hükmün evlenmenin feshi yönünden de bozulması gerekmiştir

(Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 23/09/1998 tarihli ve 8155-9728 sayılı ve Yargıtay Hukuk Genel

Kurulunun 15/03/1972 tarihli, 277/176 sayılı kararları) .

SONUÇ: Hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, duruşma için takdir olunan 20.000.000 .-Lira vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, temyiz peşin harcın yatırana geri verilmesine, oyçokluğuyla karar verildi. 20/10/1998 (Salı )

MUHALEFET ŞERHİ

Yargıtay tarafların bildirdiği temyiz sebepleri ile bağlı değilse de (HUMK. md. 439/2 ). Tarafların temyiz talebi ile bağlıdır. Kısmi temyiz halinde Yargıtay hükmün temyiz edilmeyen ve bu nedenle kesinleşen bölümü konusunda temyiz incelemesi yapamaz. Hükmün temyiz edilmeyen bölümünü bozamaz Usulün 439/2. maddesi yalnızca temyiz edilen bölüm hakkında uygulanır. Yargıtay hükmün temyiz edilmeyen bölümünü bozamayacağı gibi mahalli mahkemede temyiz edilmeyen hususlar hakkında yeni bir karar veremez (B. Kuru 1991 Baskı 4. Cilt Sh. 3555).

İncelenen dosyada, kararın yalnızca velayet, tedbir, yoksulluk nafakası ve tazminat kısmı koca tarafından temyiz edilmiştir. Diğer bir anlatımla evliliğin feshine ilişkin bölümü taraflarca temyiz sebebi yapılmamıştır. Kararın bütünü Yargıtay´ın önüne getirilmediğine göre yanlışta olsa evliliğin feshine ilişkin kısmı kesinleşmiştir. Dairemize temyiz sebeplerine göre inceleme yapılmalıdır. Açıklanan sebeplerle bozma doğrultusunda oluşan değerli çoğunluğun kararlarına iştirak edilmemiştir.


Kaynak :{Corpus }