Mesajı Okuyun
Old 20-01-2008, 13:13   #2
Doç. Dr. Özge Yücel

 
Varsayılan

Sayın Çıtak,

Çocuğu Avusturya'dan Türkiye'ye getirdiği için suç hem Avusturya'da hem Türkiye'de işlenmiştir. Türk Ceza Yasasına göre bir kimseyi hukuka aykırı olarak bir yerde kalma özgürlüğünden yoksun bırakmak suçtur, üstelik bu suçun altsoya karşı işlenmesi ağırlaştırıcı bir nedendir.
İşkence olarak anlattığınız ancak yasadaki karşılığı eziyet ve eşe karşı özgürlükten yoksun bırakma da ayrı ayrı işlenmiş suçlardır. Özgürlükten yoksun bırakmanın ve eziyetin eşe karşı işlenmesi de ağırlaştırıcı bir nedendir. Üstelik bu suçların tümü şikayete bağlı olmadan takip edilen suçlardır, bu nedenle kolluk veya savcılığa ihbarınız yeterlidir.

Ayrıca çocuğun velayeti babadan mahkeme kararıyla alındıysa yani şu anda çocuğun velayeti sadece annedeyse babanın davranışı aynı zamanda Uluslararası Çocuk Kaçırmanın Hukuki Veçhelerine Dair Sözleşmeye göre de hukuka aykırıdır ve yaptırım gerektirir. Velayetin babadan alınmasına ilişkin Avusturya mahkemelerinin verdiği karar Türkiye'de bu sözleşmenin uygulanmasında geçerli bir karardır. Bu nedenle Türkiye'de geçerli olmayacağı yönünden endişe etmenize gerek yoktur.

Bu sözleşmeye göre çocuk mutat ikametgâhının olduğu ülkeden bu ülkenin yetkili makamlarının aldığı kararlara veya hukukuna aykırı biçimde yer değiştirilirse yani başka bir ülkeye götürülürse koruma hakkı olarak ifade edilen velayet hakkı ihlal edilmiş olur ve sözleşmedeki yaptırımlar uygulanır.

Bir çocuğun korunma hakkı ihlal edilerek yerinin değiştirildiğini ileri süren kişi çocuğun geri dönmesini sağlamak üzere yardım etmeleri için çocuğun mutat ikametgahının olduğu veya başka herhangi sözleşmeye taraf devletin merkezi makamına başvurabilir. Müracaatta bulunulan makam çocuğun bulunduğu devletin adli veya idari makamlarına çocuğun dönmesini emreder.

Yani eğer babanın velayet hakkı yoksa çocuğun annesi Avusturya'daki yetkili makama veya Türkiye'de cumhuriyet başsavcılıklarına başvurarak sözleşmenin uygulanmasını sağlayabilir.