Mesajı Okuyun
Old 20-06-2012, 09:38   #4
av_yaseminceylan

 
Varsayılan

Faydalı olması dileğiyle...

T.C. YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/4858
K. 2006/4863
T. 1.5.2006
• BANKACILIK İŞLEMİNDEN KAYNAKLANAN ALACAĞIN TAHSİLİ ( Kiralık Kasada Bulunan Kişisel Mücevherin Bedelinin Tahsili İstemi - Kiralık Kasanın Anahtarı Davacının Elinde Olduğu Nazara Alınarak Anahtarın Kasaya Ait Orjinal Anahtar Olup Olmadığı Araştırılarak Sonucuna Göre Karar Verilmesi Gereği )
• BANKADA BULUNAN KİRALIK KASADAKİ KİŞİSEL MÜCEVHER BEDELİNİN TAHSİLİ ( Bankacılık İşleminden Kaynaklanan Alacağın Tahsili - Bankadan Kiralanan Kasada Bulunduğu İddia Edilen Mücevher Kasada Bulunmadığına Göre Davacıda Bulunan Kasa Anahtarı Araştırılarak Sonucuna Göre Karar Verilmesi Gereği )
ÖZET : Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada Düzce Asliye 1. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 29.06.2004 tarih ve 2001/511-2004/421 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Ata Durak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin bankada bulunan ( 177 ) no'lu kiralık kasasının 1995 yılında bir müşterinin yaptığı yanlışlık sonucu kırılarak açıldığını, içindekilerin müvekkiline ait olduğunun anlaşılması üzerine müvekkilinin çağrıldığını ve tüm eşyaları tamam olarak ( 117 ) no'lu kasanın müvekkiline tahsis edildiğini, 1999 Düzce depreminde davalı bankanın Düzce Şubesi'nin yıkılması üzerine diğer kasaların Bolu'ya taşındığı halde müvekkiline ( 177 ) no'lu kasanın kendisine ait ve boş olduğunun bildirildiğini, müvekkilinin kasasının numarasının ( 117 ) olduğunu söylemesi üzerine bu kez ( 117 ) nolu kasanın kimse adına işlem görmediğinin bildirildiğini, oysa ( 117 ) no'lu kasa anahtarının halen müvekkilinde olduğunu ve bu kasada toplam ( 11.750.000.000 ) TL. değerinde kişisel mücevheri bulunduğunu ileri sürerek, anılan meblağın temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacı adına kayıtlı kasanın ( 117 ) no'lu değil, ( 177 ) no'lu kasa olup davacıya ait kasa içinde hiçbir kıymetli eşyanın bulunmadığını, kasaların depremden sonra yetkili makamlar huzuru ile açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak, 12 Kasım 1999 depreminde Türk Ticaret Bankası Düzce Şubesi'nin yıkılarak enkaz haline geldiği, davacının 1992 yılında ( 177 ) no'lu kasayı kiraladığı, 1995 yılında yapılan yanlışlıkta bu kasanın kırıldığını, ancak davacıya ( 117 ) no'lu yeni bir kasa tahsis edildiğinin kanıtlanamadığı, bu durumda davacının 1995 yılında kasasında bulunan kıymetli eşyalarını aldığı ancak kasa kiralama işlemini sonlandırmadığından anahtarın davacıda kaldığı kanaatinin oluştuğu, enkazdan sonra kasalarla ilgili yapılan işlemler ve bu işlemlerin zapta geçirildiği dikkate alınırsa, davacının iddialarını ispatlayamadığının kabul edileceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin önce davalı banka şubesinde bulunan ( 177 ) no'lu kasayı kiraladığını, sonra bir müşteri tarafından bu kasanın kendi kasası sanılarak, yanlışlıkla banka görevlileri nezaretinde kırılarak açıldığını, kasanın müvekkiline ait olduğunun anlaşılması üzerine içindeki eşyaların eksiksiz olarak müvekkiline teslim edildiğini ve bu kez ( 117 ) no'lu kasanın müvekkiline tahsisi edildiğini ve müvekkilinin 1995 yılından itibaren ( 117 ) no'lu kasayı kullandığını ileri sürerek iş bu davayı açmıştır. Davalı banka ise, bu değiştirme olayını inkar etmiştir. Ancak davalı tanıkları dahi bu olayı doğruladığından, kasaların değiştirildiğinin kabulü gerekir. Kaldı ki davacı, ( 117 ) no'lu kasanın anahtarının elinde olduğunu beyan etmektedir. Mahkemece bu husus üzerinde yeterince durulmamıştır. Bu durum karşısında mahkemece, öncelikle davacı elindeki kasa anahtarı incelenerek, bu anahtarın gerçekten ( 117 ) no'lu kasaya ait orijinal anahtar olup olmadığının belirlenmesi, orijinal ve ( 117 ) no'lu kasaya ait anahtar olduğunun belirlenmesi halinde, gerekirse bankacılık ve kiralık kasa işlemlerinde uzman bir bilirkişi incelemesi yaptırılarak tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış,

SONUÇ : bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 01.05.2006 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.