Mesajı Okuyun
Old 17-12-2009, 13:41   #2
av.semire nergiz

 
Varsayılan

Sayın Katılımcı;

Açacağınız boşanma davasında eşinizle, küçük yaşta ve hangi zorunluluklar sebebiyle evlenldiğinizi, evliliğiniz boyunca yaşadığınızı sıkıntıları, eşinizin alkol bağımlılığını, şiddete uğradığınızı, evliliğinizin özellikle son yıllarda çekilmez bir hal aldığını, sizin ve çocuğunuzun psikolojisinin bozulduğunu, evdeki huzursuzluğun sizin ve çocuğunuzun hayatını etkilediğini mutlaka belirtmelisiniz.

Belirttiğiniz bu olaylara dair tüm delillerinizi, varsa şiddete dair doktor raporunu mahkemeye sunmalı ve tanıklarınızı da bildirmelisiniz. Bu olaylara şahit olan herkes, komşular, yakın aile bireyleri dahi tanık olarak dinlenebilir.

Eşiniz boşanmak istemese bile; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı ve eşinizin daha fazla kusurlu olduğu ortaya çıktığı anda hakim boşanma kararı verebilecektir.

Boşanmanız mutlaka çocuğunuzdan vazgeçmeniz anlamına da gelmez. Mahkemece çocuğun yüksek menfaati gözönünde bulundurulacak ve anne/babadan hangisinin yanında kalmaları onlar için daha iyi olacak ise çocuğun velayeti ona verilecektir. Özellikle küçük yaşlardaki çocuklar, anne bakım ve sevgisine ihtiyacı nedeniyle anneye verilmektedir. Saydığınız tüm etkenler özellikle eşinizin alkol ve şiddet
eğilimi taşıması karşısında çocuğunuzun velayetinin size verilmesi ihtimali yüksektir. Çocuk hangi ebeveyne verilirse verilsin, diğeri için şahsi münasebet tesis edilecek yani belli günlerde görüşmelerine karar verilecektir.

Her ne kadar talep etmeyeceğinizi belirtmiş iseniz de hatırlatmakta fayda vardır. Dava müddetince kendiniz ve çocuğunuz için tedbir ve dava sonundan itibaren de iştirak ve yoksulluk nafakası talep etme hakkınız vardır. Yine maddi ve manevi tazminat talep hakkınız mevcuttur.

Halen şiddete uğrama ihtimaliniz varsa henüz boşanma davasını açmadan dahi 4320 Sayılı Ailenin Korunması Kanunu'na istinaden savcılık veya bulunduğunuz yerdeki aile mahkemesinden koruma kararı talep edebilirsiniz.


Sayın Katılımcı;

Herhangi bir hak kaybına uğramamak için MUTLAKA bir avukattan doğrudan hukuki destek alınız.

Maddi durumunuzun elverişli olmaması halinde, bulunduğunuz yer il barosu tarafınıza ücretsiz olarak avukatlık hizmeti sağlayacaktır.