Mesajı Okuyun
Old 23-03-2009, 08:28   #5
Av. Murat ÇETİN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Cengiz Aladağ
4473 sayılı yasa uygulanmaz mı diyorsunuz?
4473 sayılı Yangın, yersarsıntısı, seylap veya heyelan sebebiyle mahkeme ve adliye dairelerinde ziyaa uğrayan dosyalar hakkında yapılacak muameleler hakkında kanunun diğer dosya kayıplarında da uygulanabileceği hakkında bir karar buldum. Paylaşmak istedim:

7. Hukuk Dairesi 2006/1604 E.N , 2006/1521 K.N.

İlgili Kavramlar

DOSYANIN YENİLENMESİ

Özet
TARAFLAR ARASINDA ADI GEÇEN PARSELE İLİŞKİN OLARAK, MAHKEMECE VERİLEN KARAR KESİNLEŞTİKTEN SONRA, KESİNLEŞEN HÜKMÜN İNFAZI İÇİN YEREL TAPU SİCİL MÜDÜRLÜĞÜNE GÖNDERİLMİŞ, ORADA HENÜZ İŞLEMLERİ YAPILMADAN ZİYAA UĞRAMIŞ, KAYBOLMUŞTUR. BÖYLE BİR DURUMDA 4473 SAYILI YASANIN UYGULAMA YERİ OLMAMAKLA BİRLİKTE, ANAYASANIN TEMEL KURALLARI VE 3402 SAYILI KANUNUN 1. MADDESİ DİKKATE ALINARAK, BİR DAVA DOSYASININ YANGIN VEYA YER SARSINTISI DIŞINDA BAŞKA BİR NEDENLE KAYBOLMASI HALİNDE, NASIL YENİLENECEĞİNE DAİR BİR HÜKÜM YASALARIMIZDA MEVCUT OLMASA BİLE, 4473 SAYILI YASANIN DOSYA YENİLENMESİNE İLİŞKİN HÜKÜMLERİNİN SOMUT OLAYDA KIYASEN UYGULANMASI GEREKİR.


İçtihat Metni

Taraflar arasında kadastro tesbitinden doğan dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı Yusuf tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, dosya incelendi. Dosyadaki belgeler okundu. Tetkik hakiminin açıklamaları dinlendi, gereği görüşüldü:

Davacı Y…. 427 parsel sayılı taşınmaz hakkında Sarıgöl Kadastro Mahkemesince oluşturulan 1971/2-20 E.K. sayılı ve 30.12.1971 günlü hükmün dayanağı dava dosyasının yerel Tapu Sicil Müdürlüğünde hüküm infaz edilmeden ve sicil oluşturulmadan kaybolması nedeni ile 4473 sayılı Yasa gereğince yenilenmesi istemi ile hazineyi hasım göstermek suretiyle dava açmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

İddia ve savunmaya mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere hüküm yerinde gösterilen gerekçelere göre taraflar arasında 427 parsel sayılı taşınmaza yönelik olarak açılan dava sonucunda verilen ve kesinleşen hükmün dayanağı dava dosyasının yöntemine uygun şekilde "kesinleşen hükmün" infazı için yerel Tapu Sicil Müdürlüğüne gönderildiği sözü edilen hükmün dayanağı dava dosyanın infaz işlemleri yapılmadan bir başka deyişle kesinleşen hükme göre tapu sicili oluşturulmadan ziyaa uğradığı, bir başka deyişle kaybolduğu anlaşılmaktadır. Davacı tarafın az yukarda açıklanan olgular karşısında 427 parsel sayılı taşınmaz hakkında oluşan ve kesinleşen hükmün dayanağı dava dosyasının ihya edilerek infaz işleminin yapılması için 4473 sayılı Yasa uyarınca dava açtığı anlaşılmaktadır.

Yerel mahkemenin de kabulünde olduğu üzere somut olayda 4473 sayılı Yasanın uygulama yeri bulunmamaktadır. Nevarki, Anayasada açıklanan temel kurallara göre kesinleşen mahkeme ilamlarının yetkili idari merciler tarafından aynen infaz edilmesi zorunludur. Öte yandan Tapu sicillerinin oluşturulması ve doğru tutulmasından devlet, dolayısıyla Hazine sorumludur. Hal böyle olunca, davacı tarafin isteminin niteliği ve içeriği özellikle 3402 sayılı Kadastro Kanununun 1. maddesi hükmünün özü ve sözü orada açıklanan hukuksal olguların kamu düzenine ilişkin olması hukukun sorun üretmeye yönelik normatif kurallar üretmek olmadığı, hukukun çözüm üretmek metodu olduğu, dikkate alındığında, somut olay adaleti bakımından bir dava dosyasının yangın, yer sarsıntısı dışında bir nedenle kaybolması halinde nasıl yenileneceğine dair bir hükmün yasalarımızda mevcut olmasada 4473 sayılı Yasanın "dosya yenilenmesine" ilişkin hükümlerinin kıyasen uygulanması somut olayda orada belirtilen hukuki perspektif içinde değerlendirilerek paralel bir uygulama yapılmalıdır. O halde bu olgular karşısında mahkemece yapılacak iş sözü edilen ilamın taraflarına yenileme istemini içeren dilekçe yöntemine uygun biçimde tebliğ edilmeli, 427 parsel sayılı taşınmaz hakkında oluşturulan mahkeme hükmü karar kartonundan kesinleşme gününü gösterecek şekilde getirtilmeli, bu ilam incelenmeli, gerçekten kesinleşip kesinleşmediği araştırılmalı, kesinleşmiş ise kesinleşen hükümde öngörüldüğü şekilde gerekli ifraz işlemleri uzman bilirkişi kadastro teknisyeni yada tapu fen memuruna yaptırılmalı, bu ifraz işlemi infazı mümkün olacak şekilde bir haritaya bağlanmalı, sözü edilen haritanın kesinleşen hükmün eki olduğu gözönüne alınmalı, bundan sonra hüküm gerçekten kesinleşmiş ise kesinleşen hükmün özünü ve sözünü değiştirmeksizin istek hakkında bir karar verilmelidir. Mahkemece bu olgular göz ardı edilerek kesinleşen mahkeme ilamının infazını ve Anayasa'da tanımlanan mülkiyet haklarını askıya alacak biçimde hüküm kurulması isabetsiz, davacı tarafın temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde ilgilisine iadesine, 09.05.2006 gününde oybirliği ile karar verildi.