Mesajı Okuyun
Old 16-09-2008, 11:00   #2
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

Sayın eylül83, sözkonusu haczedilmezlik hükmü kamu düzeni ile ilgili olduğundan şikayet süreye tabi değildir.

Önceden yapılan anlaşmalar:

Madde 83/a - (EKLENMİŞ MADDE RGT: 06.03.1965 RG NO: 11946 KANUN NO: 538/47)
82 ve 83 üncü maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber değildir.


T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2005/1097
Karar: 2005/3889
Karar Tarihi: 25.02.2005

ÖZET : 775 Sayılı Gecekondu Kanunu'nun 34. maddesine göre (anılan kanun hükümlerine göre belediyelerce tahsis olunan arsalar, yapılar ve bu arsalar üzerinde yapılan bina ile meydana gelen taşınmaz mallar, tahsis tarihinden itibaren 10 yıl süre içinde haczedilemez) sözü edilen hüküm emredici nitelikte ve kamu düzeni ile ilgili olduğundan bu konudaki şikayet süreye bağlı değildir.

(775 S. K. m. 34) (2004 S. K. m. 82)

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :

775 Sayılı Gecekondu Kanunu'nun 34. maddesine göre (anılan kanun hükümlerine göre belediyelerce tahsis olunan arsalar, yapılar ve bu arsalar üzerinde yapılan bina ile meydana gelen taşınmaz mallar, tahsis tarihinden itibaren 10 yıl süre içinde haczedilemez) sözü edilen hüküm emredici nitelikte ve kamu düzeni ile ilgili olduğundan bu konudaki şikayet süreye bağlı değildir.

Somut olayda, şikayetçi kooperatif tarafından icra mahkemesine sunulan dilekçede mahcuz taşınmazların yukarıda açıklanan yasa hükmü gereğince kooperatif adına tahsis edildiğinin ileri sürüldüğü görülmektedir. Mahkemece Belediye Başkanlığından mahcuz taşınmazların 775 sayılı yasa gereğince kooperatif adına tahsis edilip edilmediği sorulmuş, ayrıca, Tapu Sicil Müdürlüğünden tapu kayıt örnekleri de getirtilmiştir.

Edirne Belediye Encümeni'nin 26.10.1999 tarih ve 1969 sayılı kararında parsel numaraları yazılı taşınmazların şikayet konusu yapılan yerlere ait olup olmadığı mahkemece araştırılmamıştır. Tapu idaresinden gelen 09.08.2004 tarihli cevap yazısında da yeni parseller oluştuğunun açıklandığı görülmektedir. Bu durumda, mahkemece gerektiğinde bilirkişiden yararlanıp yukarıdaki kurallara göre inceleme yapılması ve haczedilen yerin 775 sayılı yasaya göre tahsis edilip edilmediğinin belirlenmesi, bu nitelikteyse şikayetin süreye bağlı olmadığının düşünülmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesinden ibarettir. Eksik incelemeyle karar tesisi isabetsizdir.

Sonuç: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 25.02.2005 gününde oybirliği ile karar verildi.

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2008/4224
Karar: 2008/3590
Karar Tarihi: 26.02.2008

ÖZET: Borçlunun maaşına haciz uygulanmadan önce maaş haczine muvafakat edilmiş olduğundan haczine muvafakat edilen şeyin haczinden önce ondan yoksun kalmanın sonuçları önceden hissedilemeyeceğinden bu muvafakat geçerli değildir.

(2004 S. K. m. 82, 83/a) (506 S. K. m. 121)

Dava: Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: İİK'nun <Haczi caiz olmayan mallar ve haklar> başlığını taşıyan 82. maddesinin 1. bendinde <Devlet Malları> ile özel kanunlarında haczinin mümkün olmadığı gösterilen malların haczedilemeyeceği açıklanmıştır. 506 sayılı SSK'nun 121. maddesi hükmü uyarınca bu kanun gereğince bağlanmış gelir veya aylıklar ve sağlanacak yardımlar, nafaka borçları dışında haciz veya başkasına devir ve temlik edilemez.

İİK'nun 83/a maddesine göre ise <82 ve 83. maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber değildir.> Somut olayda, şikayet konusu İİK'nun 82. maddesi kapsamındaki SSK emekli maaşının tamamının kesilmesine 13.05.2007 tarihinde evinde yapılacak menkul haczi sırasında muvafakat etmiş, maaş haczi 2007/Temmuz ve müteakip aylar için uygulanmıştır. Bir başka anlatımla, borçlunun maaşına haciz uygulanmadan önce maaş haczine muvafakat edilmiş olduğundan İİK'nun 83/a maddesinin düzenlenme amacı olan haczine muvafakat edilen şeyin haczinden önce ondan yoksun kalmanın sonuçları önceden hissedilemeyeceğinden bu muvafakat geçerli değildir. Bu durumda, mahkemece borçlunun yargılama sırasındaki kabulü nazara alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi isabetsizdir.

Sonuç: Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 26.02.2008 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)