Saygıdeğer meslektaşlarım,
Bir limited şirket ile şahıs şirketi arasındaki kira sözleşmesinden doğan alacağın tahsili ve taşınmazın tahliyesi amacıyla icra takibi başlattık. Borçlu, 'borcunun olmadığı yönünde' itirazda bulundu. Başta aklıma itirazın kaldırılması gelse de yüksek mahkemenin " kira sözleşmeleri gibi karşılıklı taahhütleri içeren sözleşmelerin İİK md. 68/I'de öngörülen belgelerden olmadığını" belirten kararından itirazın iptaline yöneldik;ancak bu kez de görevli mahkeme hususunda tereddütteyim. HMK madde 4 izlenip sulh hukuk mahkemesinde mi, tarafların tacir olmasından ve kiralayan şirketin kendi mesleğini icra etmek amacıyla aldığı için asliye ticaret mahkemesinde mi ya da asliye hukuk mahkemesinde mi açılacağı konusunda tereddütteyim. Bilgisi olan aktarırsa çok memnun olurum.
Saygılarımla.