Mesajı Okuyun
Old 24-07-2002, 10:16   #7
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Dinlence ...

Adli tatil (doğrusu Adli ara verme) başladı... Haydi hayırlısı...
Ben yine önce "kavram" diyeceğim.
Tatil herkesin hakkıdır ve kullanılabilir bir hak olmalıdır.

Hani adam demiş; çok yoruldum. Arkadaşı akıl vermiş; eee al başını git bi yere...
Bizimkinde yanıt hazır; başımı alıp gittikten sonra...

Adli tatilin adliye personeli (yargıcısı, savcısı, müdürü, memuru...)için olduğu düşüncesine katılamıyorum. Hele biz avukatlar için hiç değil. Canımız istediğinde (istemediğinde) randevuyu erteler, iptal eder, duruşmayı bir mazeret dilekçesiyle geçiştirebiliriz.İşlerimizi ayarlar, yılın bir vaktinde kaybolabiliriz.

Ya yargıç...

Bir "fabrika" tatili gibi bakım, onarım, boya, badana vb. işler için hizmete bir süre ara verilebilir.Bunu anlarım. Bunun da süresi 45 gün olmamalı.

Amaç yargıcın tatil yapabilmesi (dinlenebilmesi) ise, yargıç bu hakkını özgürce kullanabilmeli.
Öğlen yemeğinde bir de kahve içerek (!) duruşmayı geç başlatan Yargıca kızarız da, mazeret dilekçesi verdiğini önceden meslektaşına bildirmeyen arkadaşımıza kızamayız.

Lafın özü; düşünsel eylemde bulunanların tatil yapabilmesi, onların istencine bırakılmalıdır.