Mesajı Okuyun
Old 18-09-2020, 23:14   #3
Av.3

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Bülent Sabri Akpunar
Kıymetli evrakta hak ile senet arasındaki sıkı bir bağ bulunur, senedin kaybında hakkın ileri sürülebilmesi için mahkemeden iptal kararı almak gerekir.Aksi halde borçlunun mükerrer ödemesi söz konusu olabilir. Bonodan doğan alacağı talep eden alacaklının evrağı ibraz etmememesi halinde alacaklı bakımından ödemezlik defi ileri sürülebilir ve hukuken dinlenebilir.


Öncelikle zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Senedin verilmesinin borcun yenilenmesi anlamına gelmemesi, ifa uğruna edim ile ifa yerine edim arasında ifa uğruna olması düşünüldüğünde ve temel borç ilişkinin devam ettiği düşünüldüğünde , şayet temel ilişkiye dayalı ödeme yapılır ise tekrardan ödeme gerektiğinde rücu edebilmesi mümkün iken senedin mücerretliğini nasıl değerlendirmeliyiz? Bu konu epey kafa karışıklığı yaşattı. Burada borçlunun iddiasını temerrüt açısından da irdeliyorum. Eğer vadesi gelmiş bir senet var ve bu borç ödenmemiş ise borçlunun ödeme yeri belirlemesi gerekmez mi?