Mesajı Okuyun
Old 17-04-2009, 12:48   #13
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. İlhan SALBAŞ
"Davalı taraf 3 tane Yargıtay kararını cevap dilekçesine ekler ve dava kaybedilir."
Yargıtay Kararları Dergisi Mart 2009 Y.19.HD 2008/9384 E.
2008/10472 K. 03.11.2008 "İlamsız icra takibine süresi içinde itiraz edilmesi halinde takip durur ise de, itirazın iptali davası açılmadığı sürece uyuşmazlığın kesin hükme bağlanması söz konusu olmaz. Bu nedenle menfi tespit davası açmada hukuki yarar vardır. Davalının sunacağı Yargıtay Kararını bekliyorum.

Yargıtay kararlarının tamamını okumak gerekir. Ayrıca bazı konularda tek tük ayrıksı kararlar yerine, Yargıtay'ın kökleşmiş kararlarına daha fazla itibar etmek gerekir. Ben de Sayın Aladağ gibi düşünmekteyim. Dayanak yaptığınız kararın tamamını yayınlıyorum. Koyulaştırdığım bölüme dikkat edin lütfen.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
E. 2008/9384
K. 2008/10472
T. 3.11.2008
• İTİRAZ ( İlamsız İcra Takibine Süresi İçinde İtiraz Edilmesi Halinde Takip Durur İse de İtirazın İptali Davası Açılmadığı Sürece Uyuşmazlığın Kesin Hükme Bağlanması Söz Konusu Olmadığı - Menfi Tespit Davası Açmada Davacının Hukuki Yararının Olduğu )
• MENFİ TESPİT DAVASI ( İtirazın İptali Davası Açılmadığı Sürece Uyuşmazlığın Kesin Hükme Bağlanmasının Söz Konusu Olmadığı - Davacının Hukuki Yararının Olduğu )
• HUKUKİ YARAR ( İtirazın İptali Davası Açılmadığı Sürece Uyuşmazlığın Kesin Hükme Bağlanması Söz Konusu Olmadığı - Menfi Tespit Davası Açmada Davacının Hukuki Yararının Olduğu )
2004/m.67, 68, 72
ÖZET : İlamsız icra takibine süresi içinde itiraz edilmesi halinde takip durur ise de, itirazın iptali davası açılmadığı sürece uyuşmazlığın kesin hükme bağlanması söz konusu olmaz. Bu nedenle menfi tespit davası açmada davacının hukuki yararı vardır.

DAVA : Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda, ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin icra takibine konu faturaya ilişkin icra takibinden önce 10.000 YTL ödeme yaptığını/ davalının buna rağmen hiç ödeme yapılmamış gibi icra takibine giriştiğini belirterek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, davacının banka havalesi yoluyla gönderdiği paranın İcra Dairesi'ne bildirildiğini, harcının yatırıldığını, kalan borcun ödenmemesi üzerine davacının hesabının bulunduğu bankalara haciz ihbarnameleri gönderildiğini bildirerek davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, davacı borçlunun itirazı ile takibin durduğu, alacaklının takibe dayanak belgesinin İİK'nın 68. maddesinde yazılı nitelikte bulunmadığı, alacaklının bu hali ile takibe devam edemeyeceği, davacının menfi tespit isteminde hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.

İlamsız icra takibine süresi içinde itiraz edilmesi kural olarak takibi durdurur ise de, alacaklı tarafından itirazın iptali davası açılmadığı sürece taraflar arasındaki ilişkinin kesin hükme bağlanmasının söz konusu olamayacağı kuşkusuzdur. Kaldı ki, somut olayda takibin devam ettiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, mahkemece işin esası incelenip uygun sonuç dairesinde bir karar vermesi gerekirken, hukuki yarar yokluğu nedeniyle menfi tespit davasının reddinde isabet görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına ( BOZULMASINA ), peşin harcın istek halinde iadesine, 03.11.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.