Mesajı Okuyun
Old 19-01-2016, 14:55   #51
Av.Nazife Eytemiş BAŞAR

 
Varsayılan

Y6HD
Esas : 2012/17934
Karar : 2012/17319
Tarih : 25.12.2012
ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ ( Taraf Teşkili Yönünden - Aile Konutunun Özgülenmesi )
AİLE KONUTUNUN ÖZGÜLENMESİ ( Ortaklığın Giderilmesi Davasında )

1. Ortaklığın giderilmesi davasını ortaklardan biri veya bir kaçı tarafından, diğer ortaklara karşı açılır.
Mahkemece taşınmazın diğer paydaşı S. A. davaya dahil edilerek, adına yöntemine uygun dava dilekçesi tebliğ edilip taraf teşkilinin sağlanmasından sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

2. Aile konutunun özgülenmesi davası, sağ kalan eşe miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınması isteğini içermekte olup, iki taraflı bir dava olduğu söylenemez.

Miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkının tanınması isteğini içeren davada görevli mahkeme, taşınmazın değerine göre belirlenir.

Bu dava, müstakil olarak açılabildiği gibi, açılmış bir ortaklığın giderilmesi davasında karşı dava şeklinde de görülebilir.

Özgüleme davası, ortaklığın giderilmesi davasında karşı dava şeklinde açılmış ise, mahkemece dava konusu taşınır ya da taşınmazın değeri belirlenerek;
dava değer itibariyle sulh mahkemesinin görev sınırını aşıyorsa, özgüleme davasının tefrikine ve mahkemenin görevsizliğine karar verilip, bu davanın sonucu beklenmelidir.
Karşı davanın değeri, sulh mahkemesinin görevine giriyorsa, HMUK`nun 566. maddesi uyarınca öncelikle özgüleme isteği çözümlenip sonucuna göre bir karar verilmelidir.fk
HUMK.5, 566
TMK.699
HMK.27
DAVA VE KARAR:
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı ortaklığın giderilmesi davasına dair karar, davacılar ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ KARARI:
Uyuşmazlık, 3 No`lu parseldeki 3 bağımsız bölüm No`lu mesken ve 211 No`lu parseldeki 4 bağımsız bölüm No`lu meskenin ortaklığının giderilmesi,

karşı dava olarak da 3 No`lu meskenin sağ kalan eşe Medeni Kanun`un 652. maddesi gereği miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınarak özgülenmesine ilişkindir.

Mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile 4 No`lu meskenin satışı suretiyle ortaklığın giderilmesine,
3 No`lu mesken hakkındaki davanın reddine, karşı davanın kabulü ile 3 No`lu meskenin davalı- karşı davacı adına aile konutu olarak özgülenmesine ve adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesi üzerine;

hüküm davacılar- karşı davalılar vekili ve davalı-karşı davacı vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.

1- Dava konusu edilen 211 No`lu parselde 4 bağımsız bölüm No`lu meskene ilişkin temyiz itirazları yönünden;

Ortaklığın giderilmesi davasını ortaklardan biri veya bir kaçı diğer ortaklara karşı açar.

HMK.`nun 27. maddesi hükmü uyarınca, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi haklarıyla bağlı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler.

Hukuki dinlenilme hakkı, Anayasa`nın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi`nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılama hakkının en önemli unsurudur. Bu itibarla, paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.

Olayımıza gelince; davacılar tarafından açılan ortaklığın giderilmesi davasında, celp edilen tapu kaydına göre dava konusu edilen 211 No`lu parseldeki 4 bağımsız bölüm No`lu meskenin 1/2 payı tarafların miras bırakanı M... S... A...`a ait olmakla birlikte, taşınmazda ayrıca dava dışı S... A...`ın da 1/2 payının olduğu görülmektedir.
Bununla birlikte adı geçen paydaş davada yer almamış, bu şekilde davada taraf teşkili sağlanmamıştır.

Bu durumda mahkemece taşınmazın diğer paydaşı S. A. davaya dahil edilerek, adına yöntemine uygun dava dilekçesi tebliğ edilip taraf teşkilinin sağlanmasından sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

2- Davacılar karşı davalılar vekilinin 3 No`lu parseldeki 3 No`lu meskene ilişkin temyiz itirazlarına gelince;

Ortaklığın giderilmesi ve aile konutunun özgülenmesi davaları nitelikleri itibariyle ayrı ayrı davalardır.

Ortaklığın giderilmesi davaları, paylı ve elbirliği mülkiyetine konu taşınır ve taşınmaz mallar ile haklarda ortaklar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, taraflar için benzer sonuçlar doğuran davalar olduğu halde;

Aile konutunun özgülenmesi davası, sağ kalan eşe miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınması isteğini içermekte olup, iki taraflı bir dava olduğu söylenemez.
Miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkının tanınması isteğini içeren davada görevli mahkeme, taşınmazın değerine göre belirlenir.
Bu dava, müstakil olarak açılabildiği gibi, açılmış bir ortaklığın giderilmesi davasında karşı dava şeklinde de görülebilir.

Özgüleme davası, ortaklığın giderilmesi davasında karşı dava şeklinde açılmış ise, mahkemece dava konusu taşınır ya da taşınmazın değeri belirlenerek, dava, değer itibariyle sulh mahkemesinin görev sınırını aşıyorsa özgüleme davasının tefrikine ve mahkemenin görevsizliğine karar verilip, bu davanın sonucu beklenmelidir. (HMUK md. 5) Karşı davanın değeri, sulh mahkemesinin görevine giriyorsa HMUK`nun 566. maddesi uyarınca öncelikle özgüleme isteği çözümlenip sonucuna göre bir karar verilmesi gerekmektedir.

Somut olayda; davacılar vekili 3 parsel No`lu taşınmazda bulunan 3 No`lu bağımsız bölümün tarafların ortak miras bırakanı adına kayıtlı olup aynen bölünmesinin mümkün olmadığını bildirerek, ortaklığın satış yoluyla giderilmesini istemiştir.
Sağ kalan davalı eş ise, işbu davaya karşı açmış olduğu karşılık davada söz konusu meskenin aile konutu olarak adına özgülenmesi talebinde bulunmuştur.
Dava konusu edilen meskenin 101.250 TL olarak belirlenen değeri sulh hukuk mahkemesinin görev sınırını aştığından mahkemece karşılık davanın işbu davadan ayrılarak, hakkında görevsizlik kararı verilmesi ve görevli mahkemede görülecek davanın sonucunun beklenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Hüküm bu nedenlerle bozulmalıdır.
SONUÇ: Davacılar- karşı davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün yukarıda (1) ve (2) No`lu bentlerde yazılı nedenlerle (BOZULMASINA ), bozma sebebine göre davalı-karşı davalının karşı dava yönünden vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edenlere iadesine, oybirliği ile karar verildi.
Y6HD 25.12.2012 - K.2012/17319