Mesajı Okuyun
Old 29-09-2006, 14:43   #7
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Sayın Kayar’ ın yollama yaptığı Yargıtay kararları edinilmiş mallara katılma rejiminde (Tasfiye / Katılma alacağı ) davası ile ilgili olmayıp , BK . genel hükümlerine göre açılan ve eski MK. zamanında da var olan (Katkı payı alacağı ) davası ile ilgilidir. Katkı payı alacağı davalarında 10 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanacağı tartışmasızdır.

Somut olayda, katkı payı alacağı davasından değil , edinilmiş mallara katılma Rejiminin uygulandığı bir ailede boşanma durumu söz konusu olduğunda , tasfiye davasından yani katılma alacağından söz edilmektedir.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde, tasfiye davasının , boşanma davası sonuçlandıktan sonra 1 yıllık zamanaşımı sürecinde bağımsız tasfiye davası şeklinde de açılabileceği yönünde verdiğim bilgi, Yargıtay 2.HD. Onursal Başkanlarından Aliİhsan Özuğur ( Mal Rejimleri 2004,sh: 58 ve dev. ) ve TMK. Haz Kom.Başkanlarından Ahmet Kılıçoğlu’nun ( Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi 2002,sh:74 ve dev.) eserlerindeki anlatıma dayalıdır.

Bu kaynaklarda ; edinilmiş mallara katılma rejiminde tasfiye ile ilgili zamanaşımı süresinin TMK.da düzenlenmediği , ortada kanun boşluğu bulunduğu belirtilerek ;

a. Taraflar arasında sözleşme yoksa , yasal rejim uygulanıyorsa TMK 178.md.deki hükümden giderek 1 yıllık zaman aşımı süresinin uygulanacağı, eğer durumdan geç haberdar olunursa en geç 10 yıllık sürenin uygulanacağı,

b. Taraflar arasında sözleşme varsa, BK. 125 inci md. göre 10 yıllık sürenin uygulanacağı vurgulanmaktadır.

Sorulan soruda, taraflar arasında mal rejimi konusunda anlaşma olduğuna dair bir işaret mevcut değildir. Ayrıca alacaklının boşanma davası dolayısı ile durumdan haberdar olduğu anlaşılmaktadır. Bu verilere göre, yukarıdaki kaynaklara dayanarak 1 yıllık zamanaşımı süresi uygulanacağı görüşüme yer vermiş bulunmaktayım.

Saygılarımla.