Mesajı Okuyun
Old 17-03-2007, 20:57   #3
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan Satım parası geri istenebilir, denkleştirici adalet kuralı uygulanmaz

Karayolları Trafik K.nun 20/d maddesine göre trafikte kayıtlı araçların alım ve satımı resmi şekle tabidir. Noterde veya Trafik Md.lüğünde yapılabilir. Harici sözleşmeler geçersiz olduğundan mülkiyet alıcıya geçmiş sayılmaz . Bu yönden aracın ruhsat sahibinden iadesi istenemez.

Hukuk davası yönünden, ruhsat sahibi aleyhine sebebsiz iktisap nedeniyle tazminat davası açılabilir. Geçersiz sözleşmelerde herkes aldığını iade ile zorunlu olduğundan ödenen satım parası geri istenebilir. Aşağıdaki kararda belirtildiği gibi burada denkleştirici adalet kuralı uygulanmaz.

Saygılarımla.

Alıntı:

T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 1996/10063

K. 1996/10685

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

Davacı, 43 FS 995 plakalı aracı davalıdan haricen satın aldığını ancak aracın Cumhuriyet Savcılığı kanalıyla kendisinden alınarak kayıt malikine teslim edildiğini belirterek davalıya ödemiş olduğu 204.200.000 TL.'nın tahsilini istemiştir.

Davalı, davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

18.5.1995 tarihinde dava dışı A.Ç. adına trafiğe kayıtlı otomobilin 4200 DM ve 11.000.000 TL. karşılığında davalı tarafından davacıya satılıp teslim edildiğinde ve bu aracın kayıt malikinin talebi üzeri zabıtaca davacının elinden alındığında uyuşmazlık yoktur. O tarihte yürürlükte bulunan Karayolları Trafık Kanunu'nun 20/d maddesi hükmü gereğince tescilli araçlann alım satımı resmi şekilde yapılmadıkça muteber değildir. Davalının davacıya yapmış olduğu satış, kanunun onadığı resmi bir biçimde yapılmadığı için geçersizdir. Geçersiz sözleşmeye göre taraflar aralarında verdiklerini geri alabilirler. Davacıya satılan araç davacının elinden alındığına göre satış bedeli olarak ödediği tutarı davalıdan istemeye hakkı vardır. O halde mahkemece isteğin kabulüne karar verilmesi gerekirken yasaya uygun düşmeyen gerekçelerle davanın reddedilmiş olması bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 2.12.1996 gününde oybirliğiyle karar verildi.


T.C.

YARGITAY

13. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/14033

K. 2005/1169



Taraflar arasındaki traktör bedelinin ödenmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu düşünüldü:

Davacı, 1993 yılında davalıdan bir traktör satın aldığını, o günden beri traktörü zilyedinde bulundurduğunu, davalının traktörün kati satışını vermeye yanaşmadığını ileri sürerek traktörün adına devrinin sağlanmasına, olmadığı takdirde dava tarihindeki değeri olan 6.000.000.000 TL'nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı 1994 yılı Eylül ayının sonu itibariyle davaya konu traktörü davacıya 180.000.000 TL. bedelle haricen satıp teslim ettiğini, davacını o günden beri traktörü kullandığını, traktörünün iadesi halinde aldığı parayı aldığı tarihten itibaren faiziyle birlikte ödemeye hazır olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.

Mahkemece, davacının 1994 yılı Eylül ayı sonunda ödediği paranın denkleştirici adalet ilkelerine göre dava tarihi itibariyle ulaştığı değeri isteyebileceği gerekçe gösterilmek ve davacının ıslah dilekçesi ile bilirkişi raporu da gözönünde bulundurulmak suretiyle 6.896.393.934 TL'nin davalıdan tahsiline, traktörün iadesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.

2- Mahkemece, her ne kadar harici taşınmaz satışı için uygulanan denkleştirici adalet ilkeleri davaya konu traktör satışı için de uygulanmış ve 1993 Eylül ayında traktör satışı nedeniyle ödenen 180.000.000 TL'nin dava tarihinde ulaştığı değere hükmedilmiş ise de, haricen taşınmaz satışı nedeniyle ödenen paralar ülkemizde yıllardan beri yaşanan yüksek enflasyon nedeniyle hızla değer kaybederken bununla ters orantılı olarak harici satıma konu taşınmazların değer kazandığı bilinen bir gerçek olduğu için haricen taşınmaz satın alan şahısların mağduriyetinin önlenmesi ve sattıkları taşınmazları yıldan yıla değer kazanan satıcılara karşı bir nebze de olsa zararlarının asgariye indirilmesi ve bu şekilde korunması için ülke gerçekleri de gözetilerek denkleştirici adalet ilkeleri Yargıtay İçtihatları doğrultusunda uygulama alanı bulmuş ve bu alandaki yasal boşluğun bu şekilde doldurulması cihetine gidilmiştir. Ancak araç satışlarında da aynıdurumun varlığından söz etmek ülke gerçekleriyle bağdaşmaz. Zira, haricen satılan araçlar, taşınmazların aksine yıldan yıla eskimekte ve değer kaybına uğramaktadır. Başka bir anlatımla davaya konu olayda da olduğu gibi davacının davalıya traktör için ödediği para enflasyon karşısında değerini koruyamamış ise de 1994 yılında satılan traktörde geçen zaman içerisinde değer kaybına uğramıştır. Hal böyle olunca taraflar arasında Karayolları Trafik Kanunun 20/d maddesine aykırı olarak şifahen düzenlenen geçersizsözleşme nedeniyle davacının ancak ödediğini isteyebileceğinin kabulü zorunludur. Ne var ki davalı, yargılama süresince kendisine traktör bedeli olarak ödenen 180.000.000 TL'nin ödendiği tarihten itibaren işleyecek faiziyle birlikte iadesine hazır olduğunu kabul etmiştir. Mahkemece, davalının bu kabulü de, gözönünde bulundurularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

SONUÇ : Yukarıda birinci bentte belirtilen nedenle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte belirtilen nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına ( BOZULMASINA ), peşin harcın istek halinde iadesine, 1.2.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.