Mesajı Okuyun
Old 07-09-2008, 22:05   #19
Ekin EKŞİ YILMAZER

 
Varsayılan

Sn. Nur Deniz Hanım; konuya yaklaşımınız olması gereken yönünde ve size katılıyorum. Şu bilgileri verirsem belki konuyu aydınlatmış olurum: Türkiye'deki boşanma nedenleri kusura dayalı değil, buna rağmen yargıçlarımız sosyal inceleme raporu istemekte ve bunu gerekli görmektedir. En çok boşanma nedeni oranı yanlış değilse, %90 ile şiddetli geçimsizlik. Diğer nedenler yasada olmasına rağmen daha az. Anlaşmalı boşanmanın en çok görüldüğü zamanlar savaş yılları ve bu neden de şiddetli geçimsizlik içinde yer alıyor. Kadında ve erkekte çok eşliliğin olduğu ataerkil veya anaerkil ülkeler olmakla birlikte tek eşliliğin olduğu ülkeler de vardır. Çok eşlilik ile birlikte eşten boşanmayan ülkeler de vardır. Bununla birlikte, boşanma kavramını kağıt üzerinde algılayan ülkeler ile söz ile boşanmanın gerçekleştiği ülkeler de var.
Boşanma genetik olmayabilir, belki sosyal psikolojik boyutu da vardır. Sosyal boyutuna örnek; sürekli yer değiştiren insanların olması ve yerleşik düzende olan insanların yaşam koşulları.Ticari hayat da bunu etkileyecektir. Psikolojik boyutuna örnek; kadının hiç erkek kardeşi olmaması, erkeğin de hiç kız kardeşi olmaması gibi. İsim vermek istemiyorum. Çok ünlü birinin boşandıktan sonra çıkan haberlerde erkeklerden anlamadığı için boşandı şeklinde yorumlanmıştı. Boşandıktan sonra başka bir erkekle beraberdi. Kimisi buna seviye farkı da dedi. Onlara göre kadın aşağı tabakadandı. Ancak ne olursa olsun bir evlilik vardı ortada. Sorun nerede idi? Kusur mu aranmalı idi? Yoksa şiddetli geçimsizlik mi denmeli idi? Kadın toplumda güçsüz bir varlık olduğu için boşanmaya hakkı yok muydu? Siz bir hemşiresiniz ve sağlık sektöründe doktorlar erkek olmalı kadınlar hemşire olmalı diye bir kanaat var bildiğim kadarıyla. Bu bile rolleri belirleyenlerin erkekler olduğunu göstermiyor mu? Oysa ki bayanların çoğu kendi gibi hemcinsi bayan doktor görmek istiyor karşısında. Enpati meselesi.