Mesajı Okuyun
Old 08-01-2011, 00:00   #10
Av.Ömeroğlu

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Avukat Tekin
Bu davanın talebinde avukat tabii ki takibin iptalini talep edecektir ancak yargılama sonrasında verilecek karar -yargılama lehnize neticelenirse- TAKİBİN DURDURULMASI olacaktır. Takibin iptali, takibin durdurulmasına ilişkin icra mahkemesi kararının kesinleşmesi ile olur. Bu sebeple takibin durdurulması kararı, konulmuş hacizlerin kalkmasını değil durmasını ve bir sonraki safhaya geçilmesinin engellenmesini sağlar. İcra Mahkemesinin kararı kesinleşince takip ve dolayısıyla hacizler kalkacaktır. Bu doğrultuda Yargıtay kararları var.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2009/839

K. 2009/8652

T. 21.4.2009

� TAKİBİN DURDURULMASI KARARI ( Kesinleşmesi Halinde Takip İptal Edilmiş Olacağından Borçlunun Haczedilen Malları Üzerindeki Hacizler de Kalkacağı - Anılan Kararın Kesinleşip Kesinleşmediği Araştırılarak Bir Karar Verilmesi Gerektiği )

� ŞİKAYET ( Takibin Durdurulması Kararının Kesinleşmesi Halinde Takip İptal Edilmiş Olacağından Borçlunun Haczedilen Malları Üzerindeki Hacizler de Kalkacağı - Kararın Kesinleşip Kesinleşmediğinin Araştırılması Gerektiği )

� HACZİN KALKMASI ( Takibin Durdurulması Kararının Kesinleşmesi Halinde Takip İptal Edilmiş Olacağından Borçlunun Haczedilen Malları Üzerindeki Hacizler de Kalkacağı - Kararın Kesinleşip Kesinleşmediği Araştırılarak Şikayet Hakkında Bir Karar Verilmesi Gerektiği )

� KARARIN KESİNLEŞMESİ ( Takibin Durdurulması Kararı - Takip İptal Edilmiş Olacağından Borçlunun Haczedilen Malları Üzerindeki Hacizler de Kalkacağı )

2004/m.16,22

ÖZET : Borçlu hakkındaki takibin, İcra Mahkemesi'nin kararı ile durdurulmasına karar verilmiştir. Bu kararın kesinleşmesi halinde takip iptal edilmiş olacağından, borçlunun haczedilen malları üzerindeki hacizler de kalkacaktır. O halde mahkemece anılan kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Borçlu hakkındaki takibin, Zonguldak İcra Mahkemesi'nin 17.10.2007 tarih ve 2007/139 E, 2007/403 K. sayılı kararı ile �durdurulmasına� karar verilmiştir. Bu kararın kesinleşmesi halinde takip iptal edilmiş olacağından, borçlunun haczedilen malları üzerindeki hacizler de kalkacaktır. O halde mahkemece anılan kararın kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde şikayetin reddi yönünde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366. ve HUMK.'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 21.04.2009 gününde oybirliği ile karar verildi.
yarx
Kararın kesinleşmesi ile kastedilen temyiz ve karar düzeltme yollarından geçmesi midir yoksa imza itirazını düzenleyen maddede düzenenen genel mahkemelerde dava açılması da hükmün kesinleşmesine ve dolayısıyla hacizlerin kalkmasına engel midir?
1.İhtimalde:Kanunlarımızda infazı için kesinleşmesi gereken istisnai nitelikte kararlar açıkça düzenlendiğinden ve tartıştığımız icra mahkemesi kararı bu istisnalar arasında yer almadığından,içtihat yoluyla yasada olmayan düzenlemeyi getiren kararın eleştiriye açık olduğu kanaatindeyim.
2.İhtimalde:Madde gerekçesinde açıkça 'borçlunun itirazının kabulü ile icra takibi durur.Alacaklı artık ilamsız icraya devam edilmesini isteyemez.Takip dosyası iptal edilir.Yalnız,merci kararları maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmediklerinden,alacaklı genel mahkemelerde genel hükümlere göre bir alacak davası açabilir.Lehine hüküm alınması halinde alacaklı duran takibe devam edilmesini isteyemeyip,yeniden ilamlı takip yapmak zorundadır.'dendiğinden,açılan davaya hacizlerin kalkmasını dava sonuna kadar bekletme sonucunu bağlamak açıkça yasa koyucunun amacına aykırıdır.
Doktrinde de borçlunun itirazının kabulü halinde takibin iptal edileceği kabul edilmektedir.Yasada yer alan borçlunun itirazının kabulü halinde takip durur ifadesinin bir özensizlikten kaynaklandığını bu halde takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği kanaatindeyim.