Mesajı Okuyun
Old 05-04-2010, 12:09   #8
mercury

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
19. HUKUK DAİRESİ
E. 2004/6608
K. 2005/1465
T. 17.2.2005
• SIRA CETVELİNİN İPTALİ ( Borçlunun Mal Kaçırma Gayesiyle Taşınmazını Satması Nedeniyle Açılan Tasarrufun İptali Davasında İhtiyati Tedbir Kararı Verilmesi-Sıra Cetvelinde İhtiyati Tedbirin Dikkate Alınmadığı İddiası )
• TASARRUFUN İPTALİ DAVASI ESNASINDA VERİLEN İHTİYATİ TEDBİR KARARI ( İhtiyati Haciz Kararı Yerine Yanlışlıkla İhtiyati Tedbir Kararı Verilmesi Durumunda Dahi Sıra Cetvelinde Tedbir Alacaklısına da Pay Ayrılmasının Gerekmesi )
• İHTİYATİ HACİZ ( Tasarrufun İptali Davasında İhtiyati Haciz Yerine Sehven İhtiyati Tedbir Kararı Verilmesi-Tedbir Alacaklısı Lehine Sıra Cetvelinde Pay Ayrılmasının Gerekmesi )
• İHTİYATİ TEDBİR ( Tasarrufun İptali Davasında İhtiyati Haciz Yerine Sehven İhtiyati Tedbir Kararı Verilmesi-Tedbir Alacaklısı Lehine Sıra Cetvelinde Pay Ayrılmasının Gerekmesi )
2004/m.281/2,257,284
1086/m.101
743/m.920
ÖZET : Tasarrufun iptali davası sırasında mahkemece İİK'nın 281/2. maddesi uyarınca ""ihtiyati haciz"" yerine hatalı olarak ""ihtiyati tedbir kararı"" verilmiş dahi olsa düzenlenen sıra cetvelinde lehine ihtiyati tedbir kararı verilmiş olan alacaklıya da pay ayrılması gerekir.

DAVA : Davacı vekili ""davalı Süleyman'dan alacaklı olduklarını, borçlunun mal kaçırmak gayesiyle 481 parsel sayılı taşınmazının damadı olan diğer davalı Mücahit'e devrettiğini, bu tasarrufun iptali için Ödemiş 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde açtıkları davada taşınmazın tapu kaydına 2.10.2001 günü ihtiyati tedbir konulduğunu, taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde, bu ihtiyati tedbirin dikkate alınmadığını"" ileri sürerek ""sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini"" talep ve dava etmiştir.

Davalılar yargılamaya katılmamışlar, davalıya müdahil sıfatıyla katılan sıra cetveli alacaklısı Cengiz Yeşilçay vekili ise ""ihtiyati tedbirin sıra cetveline alınmasının mümkün olmadığını"" bildirerek, ""davanın reddi gerektiğini"" savunmuştur.

İcra mahkemesince ""yapılan yargılamaya ve toplanan delillere göre; İİK'nın 100. maddesi uyarınca ihtiyati tedbirini hacze iştirak edemeyeceği, bu nedenle sıra cetveli düzenlenirken dikkate alınamayacağı"" gerekçesiyle ""davanın reddine"" karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

KARAR :

Davacı yan dava dilekçesinde ""borçlunun, satışa konu 481 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki muvazaalı tasarrufun iptali için açtıkları davada taşınmazın tapu kaydına 2.10.2001 tarihinde ihtiyati tedbir konulduğunu, bunun da düzenlenen sıra cetvelinde dikkate alınmasını"" bildirmiştir.

Tasarrufun iptali davaları, İİK'nın 277 ila 284. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, anılan yasanın 281/II. maddesine göre hakim, davada alacaklının talebi üzerine iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında ihtiyati haciz kararı verebilir. Bu maddede sözü edilen ihtiyati haciz, aynı yasanın 257 vd. maddelerinde düzenlenen ihtiyati hacizden ve HUMK'nın 101. maddesinde düzenlenen ihtiyati tedbirden farklı ve özel nitelikli bir haciz türüdür. Bu ihtiyati haciz türünde, alacağın tahsilinin temini için borçlunun diğer mallarına değil, doğrudan doğruya iptale tabi tasarrufun konusu olan mallar üzerine haciz konulması sözkonusudur.

Uygulamada ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kavramlarının zaman zaman birbirine karıştırılarak tapu kayıtlarına farklı yazımlar sözkonusu olabilmektedir.

SONUÇ :

Bu durumda, mahkemece tasarrufun iptali istemiyle açılan Ödemiş 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/503 E. ve 2004/104 K. sayılı dosyasının ve 481 parsel sayılı taşınmaz üzerine bu dosyadan konulan ihtiyati tedbire ilişkin evrakı müsbitenin celbi ile, kayıttaki şerhin HUMK'nın 101. ve 743 sayılı Türk Kanunu Medenisinin 920/1. maddeleri kapsamında ihtiyati tedbir mi, yoksa İİK'nın 281/II. maddesi kapsamında ihtiyati haciz mi olduğunun tespiti ile varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.