Mesajı Okuyun
Old 14-01-2007, 16:54   #13
nfb

 
Varsayılan

Sayın ibreti,
Meseleyi bu açıklıkla keşke baştan yazsaydınız.

Bilgilerimiz karşılıklı bir tazeliyelim.

1) Sigorta acentesi, sigortacının vekilidir. Onun adına hareket eder, onun adına poliçe keser ve prim tahsil eder.

Yukarıda da belirttim, Makine Kırılması poliçesi Zorunlu Trafik poliçesi gibi aynı zamanda makbuz hükmü taşıyan bir poliçe değildir.Müvekkiliniz herhalde tacirdir ve prim ödemelerini de çek-havale gibi resmi olarak yapmıştır. Muhatap acenteniz eğer prim tahsil yetkisine sahip bir acente türü ise, acenteye yapılan ödemeler, sigortacıya yapılmış demektir. Acentenin bu ödemeleri gizleyerek, sigorta şirketine aktarmayarak poliçenin görünürde iptaline sebep olması, poliçeyi hükümsüz hale getirmez.Bu nedenle prim ödemesinin ispatı konusunda neden güçlük çektiğinizi anlayamadım. Kaldı ki bir yandan hasara uğrayan araç poliçesinin iptalinden söz ederken, öte yandan 80.000 ytl öderim denmesini de anlayamadım. Sigortacı hiç ödeme yapmayacağını mı açıklamıştır yoksa 80.000 ytl ödeyeceğini mi? Eğer 80.000 ytl öderim diyorsa, poliçe zaten yürürlükte demektir.

2) Şayet sigorta ettirilen iş makinesi yeni ise, fatura değeri aynı zamanda sigorta değeridir, prime esas bedel budur. Eğer bu makine yeni değilse, o takdirde makinenin değeri konusunda sigorta şirketi ile "mutabakatlı kıymet raporu"na istinaden poliçe tanzim edilmeliydi. Böylece sigorta değeri konusunda tarafların mutabık kaldıkları miktar, sigortacının sorumlu olacağı miktarı gösterecek olup, sigorta şirketi rayiç değer iddiasında bulunamayacaktı.

3) 8 adet iş makinesinin eşzamanlı olarak sigorta ettirilmiş olması, bunlarda 7 adedinin primlerinin hasar tarihinden sonra acente tarafından tahsil edilmiş gibi gösterilmesi bu 7 araç için poliçeyi elbette devam ettirecektir. Hasara uğrayan makine için de diğer poliçeler elbette ki prim ödemesi için bir karine oluşturur.

Bu arada, acentenin bu hukuk dışı uygulamaları elbette ki sigorta şirketi tarafından da soruşturma konusu yapılmıştır. Bu hususu da lehinize delil yaratmak için takip etmeniz gerektiği kanısındayım.

4) Sigorta akdi büyük ölçüde sigorta ettirenin "iyiniyetli ve dürüst" beyanı üzerine kurulur. Bu nedenle sigortalanan değer, olduğundan yüksek bir değer ile sigortalanmış ise aşkın sigorta söz konusu olacaktır ki, bunun anlaşılması durumunda prim iadesi söz konusudur.Ancak yukarıda da değindiğim gibi 160.000 ytl olduğunu iaddia ettiğiniz makinenin gerçek rayiç değerinin bu olduğunu ispat yükü sigortalıdadır.Zira bu sizin beyanınızdır.Ticaret kanunu açıktır; zararın tazmini, hasar tarihindeki malın gerçek (rayiç) değeri üzerinden yapılır. Sigortacının rayiç değer miktarını kabul etmiyor iseniz davadan başka yol kalmamıştır.

"Yanılıyor muyum?" sorunuza karşılık verdiğim cevap, kasko poliçelerine özel cevabımdır ve gerçekten kasko poliçelerinde tam ziya halinde prim iadesi söz konusu değildir.