Mesajı Okuyun
Old 02-02-2009, 17:08   #4
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
13.Hukuk Dairesi


Esas: 2002/11318
Karar: 2002/12909
Karar Tarihi: 28.11.2002


ÖZET: Hakim her iki tarafın iddia ve savunması ile bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Mahkemece, davacıdan maddi tazminata ilişkin isteklerinin hangi kalemlerden ibaret olduğu açıklattırılıp bu çerçevede delillerinin neler olduğu, davalılardan da karşı delilleri sorularak tüm deliller toplandıktan sonra uzman bilirkişi ya da bilirkişi kurulundan toplanan deliller çerçevesinde ve gazlı bezin karnında unutulmasının davacının mutad iştigaline engel teşkil edip etmeyeceği, ediyorsa kaç gün edeceği de araştırılarak, Yargıtay denetimine uygun elverişli rapor alınarak, hasıl olacak uygun sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekir.Davacının, ameliyat sırasında davalı doktor tarafından unutulan gazlı bez dolayısıyla acı ve üzüntü çektiği kuşkusuzdur. Bu acının maddi zarar gibi parayla ölçülmesine imkan yoktur. Manevi zararın para ile giderilebileceği söylenemez. Buna rağmen bu acı ve üzüntü kısmen de olsa telafi edilmek amacı ile bir tazminat ödenmesi ve takdir edilecek tazminatın da bu acı, ıstırap ve elemle orantılı ve adalete uygun olması gerekir.


(1086 S. K. m. 74) (818 S. K. m. 41, 43)


Davacı, 10.3.1997 tarihinde davalı Hastanede çalışan diğer davalı doktor tarafından başından ameliyat edildiğini, ameliyat sonrası sağlığına kavuşamadığını, tekrar davalı doktora başvurduğunu, ancak doktorun şikayetlerinin ameliyatla ilgili olmayıp mide ile ilgisi olabileceğini söylediğini, uzman çeşitli doktorlara başvurup çeşitli ilaçlar aldığını, ancak şikayetlerinin geçmediğini, SSK Hastanesinde bir doktorun ultrasonda karnında kitle tespit ettiğini, 5.5.1999 tarihinde ameliyat edildiğini, karnında bir önceki ameliyatta gazlı bez bırakıldığının anlaşılarak bezin alındığını, davalının yaptığı ameliyat sırasında karnında gazlı bez unutması nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak üzere 500.000.000.- TL. maddi 10.000.000.000.- TL. manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasını istemiş, yargılama sonrasında da harcı tamamlamak suretiyle 3.500.000.000.- TL. maddi tazminatın tahsilini talep etmiştir.


Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.


Mahkemece, 3.332.534.000.-TL. maddi, 7.000.000.000.-TL. manevi tazminatın 10.3.1997 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan, alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm her iki davalı tarafından temyiz edilmiştir.


1- Davacının, davalı doktor tarafından diğer davalı Hastanede ameliyat edildiği tarafların kabulündedir. Davacı, davalı Doktor Ümran'ın diğer davalı Hastanede çalışmaktayken yaptığı ameliyatta karnında bırakılan bez dolayısıyla meydana gelen ciddi sorunlar dolayısıyla işyerini kapattığını, çeşitli tetkikler yaptırarak, birçok defalar doktor, yol, taksi ve ilaç için para ödediğini, ayrıca tekrar ücret ödeyerek yeniden ameliyat olduğunu ileri sürerek maddi ve manevi zararının tazminini istemiştir.


HUMK. nun 74. maddesine göre hakim her iki tarafın iddia ve savunması ile bağlı olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Bilirkişi davacının maddi zararını hesaplarken, davacının ilk ameliyat masrafları ile birlikte iki ameliyatın yapıldığı 10.3.1997 tarihinden ikinci ameliyatla gazlı bezin çıkarıldığı 5.5.1999 tarihine kadar 26 ay boyunca yapmış olabileceği tedavi giderleri ve ikinci ameliyatla ilgili tedavi giderlerini hesaplamış, ayrıca 10.3.1997 ile 5.7.1999 tarihleri arası kazanç kaybını hesaplayarak maddi zararın miktarını belirlemiştir. Oysa varsayıma dayalı bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir. Mahkemece, davacıdan maddi tazminata ilişkin isteklerinin hangi kalemlerden ibaret olduğu açıklattırılıp bu çerçevede delillerinin neler olduğu, davalılardan da karşı delilleri sorularak tüm deliller toplandıktan sonra uzman bilirkişi ya da bilirkişi kurulundan toplanan deliller çerçevesinde ve gazlı bezin karnında unutulmasının davacının mutad iştigaline engel teşkil edip etmeyeceği, ediyorsa kaç gün edeceği de araştırılarak, Yargıtay denetimine uygun elverişli rapor alınarak, hasıl olacak uygun sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekir.


2- Davacının, ameliyat sırasında davalı doktor tarafından unutulan gazlı bez dolayısıyla acı ve üzüntü çektiği kuşkusuzdur. Bu acının maddi zarar gibi parayla ölçülmesine imkan yoktur. Manevi zararın para ile giderilebileceği söylenemez. Buna rağmen bu acı ve üzüntü kısmen de olsa telafi edilmek amacı ile bir tazminat ödenmesi ve takdir edilecek tazminatın da bu acı, ıstırap ve elemle orantılı ve adalete uygun olması gerekir. Bu duruma göre, mahkemece davacı yararına takdir edilen 7.000.000.000.- TL. manevi tazminat fazla olup manevi tazminatın amacının gerçekleştirilmesini sağlayacak tutarda bulunmamaktadır. Hal böyle olunca davada olayın oluş biçimi, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre, makul bir tazminat miktarına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır. Bozma nedenidir.


Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 250.000.000 lira duruşma avukatlık parasının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, 28.11.2002 gününde oybirliği ile karar verildi.(¤¤)


Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları