Mesajı Okuyun
Old 18-10-2007, 01:44   #4
Av. Lale Beşe

 
Varsayılan Ezber mi?

Alıntı:
Yazan rasnolnikov
Konu tartışmaya değer .Öncelikle şunu belirteyim zaten 5252 9/3 zaten hükümden bahsediyor, kanundan değil bu yöndeki eleştirilerinize katılmıyorum. İkinci olarak karma uygulama yasağı Anayasaya aykırı değildir;aksinin kabulü yargıçlara yeni bir yasa yaratma hakkı verir ki bu kuvvetler ayrılığına aykırıdır.Buna örnek olarak verdiğiniz ağırlaştırı neden ölçütü salt cezanın ağır olacağını göstermez sonuca bakılr.Sanırım biraz ezber yazmışsınız.

Öncelikle hükme TEKRAR bakalım: 5252 sayılı yasa m.9/3 - " Lehe olan HÜKÜM, önceki ve sonraki kanunların İLGİLİ BÜTÜN HÜKÜMLERİ olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir."

Şimdi yine ve bu kez de açılımlı olarak AYNI HÜKME (MADDEYE) bakalım: 5252 sayılı yasa m. 9/3 - " Lehe olan HÜKÜM ( MAHKEME KARARI, MAHKEME HÜKMÜ ), önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri ( YASA MADDESİ, KANUN MADDESİ - HÜKÜM + HÜKÜM + HÜKÜM + n TANE HÜKÜM => BÜTÜN HÜKÜMLER => BLOK OLARAK TÜM KANUN ) olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir.

Ve hatta aynı yasanın 9/2. maddesi - " Birinci fıkra HÜKMÜ ( MADDE, YASA HÜKMÜ ), 1 Nisan 2005 tarihinden önce verilip de Yargıtay tarafından lehe olan hükümlerin ( YASA MADDELERİNİN, YASA HÜKÜMLERİNİN - AYNI KANUNDAKİ OLAYA UYGULANABİLECEK TÜM HÜKÜMLERİN => "O KANUN" UN ) uygulanması hususunda değerlendirme yapılması gerektiği gerekçesiyle BOZULARAK mahkemesine gönderilen hükümler ( MAHKEME HÜKÜMLERİ, KARARLARI ) hakkında da uygulanır. (NOT: YASA HÜKMÜNÜN YARGITAY TARAFINDAN BOZULDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM DA )

Şakacı Türkçemiz nasıl da "vedalaşırken yüzüne baktım, "bensiz bu yaz sadece güvercinleri yaz" dedim" gibi cümleler kurdurabiliyor değil mi?

Cevabi mesajda yargıçların yeni yasa yaratması durumu için "özel hukuk" istisnası bari konmuş olsaydı, kuvvetler ayrılığına aykırı olduğuna değinileceğine. Ben hakimler tarafından bunun açık yasa hükmü bulunmayan konularda genellikle yapıldığını ve hatta yapılması gerektiğini, üstelik boşluklar karşısında kanun koyucunun yerine geçerek o durum için nasıl bir yasa gerekli ise o şekilde uygulama yapmanın yani hukuk yaratmanın yargıçların asli görevlerinden biri olduğunu okumuştum hukuk fakültesinde. Gözünü sevdiğim hukuk fakültemde...

Türk Medeni Kanunu Madde 1/2 Kanunda uygulanabilir bir hüküm yoksa, hâkim, örf ve âdet hukukuna göre, bu da yoksa kendisi kanun koyucu olsaydı nasıl bir kural koyacak idiyse ona göre karar verir.

Ayrıca özel hukuk boşlukları gibi ceza hukuku boşlukları da Yargıtay içtihatları ile doldurulmuyor mu zaten? Araştırılsa o kadar çok örnek var ki...

Benim sorduğum soru, burada yer alan yasa hükmünün Anayasaya, insan haklarına, hukukun genel ilkelerine aykırı olup olmadığıdır. Hayır bazı gelişmiş hukuk sistemlerinde tersi uygulamalar mevcut da. Birkaç yıl önce denk geldiğim ve evrensel hukuk ilkelerine saygılı pekçok memlekette "karma uygulama yasağı" nın insan haklarına aykırı bulunduğunu belirten bir makalede rastlamıştım buna benzer bir tartışmaya. Belki de bir muhalefet şerhi idi. Artık bulurum geniş bir zamanda.

Neyse ki konuya ezberden bakmayan, daha önce incelemiş bir meslektaşım, Melike Hanım, o nüansı algıladığını belirtmiş yukarıdaki mesajında. Ciddi bir konuda ciddi tartışma beklentime yanıt verdiği için stajerken bile insan hakları konusunu hukuk nosyonu bazında kavradığı anlaşılan bu arkadaşıma teşekkür notu da ekledim zaten. Sadece şüphelerime destek verdiği için değil, karşı görüşte dahi olsa düşünce ve emeğe "ezber" deyip geçiştirmediği için. Tekrar teşekkürler.

Saygılarımla...