|
|
|
|
|
|
Merhaba..
TMK'nun 199. maddesi uyarınca aile birliğinin korunması amacıyla davalı üzerine kayıtlı ev vasfında taşınmaz üzerindeki davalı tasarruf yetkisinin davacı/eşin rızası ile tasarrufta bulunabilmesi yönünde kısıtlanması talebinde bulunduk. Yaklaşık 2 yıldır sürmekte olan davada artık tam karar çıkar ümidiyle beklerken; bu kerre mahkeme bir inşaat mühendisi ve bir fen bilirkişisi nezaretinde keşfe ve sonrasında da bilirkişiden rapor alınmasına karar verdi.
Davaya konu taşınmaz değerinin dava ile ilgisini anlamakta zorlanıyorum. Müvekkil maddi olarak bilirkişi ücreti, mahkeme yolluğu vesair masrafları ödeme güçlüğü içerisinde. Şimdi davanın esasına etkisini anlayabilsem; müvekkile bu yönde beyanda bulunacağım. O da belki zarureti anlayabilirse ne yapıp edip bu parayı bulacak. Ancak ben bilirkişi incelemesini kendim anlayamamışken; müvekkile de izahta zorlanıyorum.
Sonuç itibariyle bu ücret yatmayacak; keşif ve bilirkişi incelemesi de yapılmayacak. Sırf bu yüzden dava red olunursa; bu bile temyizen bozma sebebidir diye düşünüyorum. Acaba sizce de haklı mıyım?
|
|
 |
|
 |
|
Dava nispi harca tabi bir davadır. Üzerinde tasarruf yetkisinin sınırlanmasını istediğiniz mal varlığı değeri üzerinden harç yatırılmalıdır.
Bu sebeple taşınmaz değerinin saptanması, kararın verilebilmesi için gereklidir.
Saygılarımla,