Arkadaşlar,

İdari bir davada davalı yanında müdahil olarak A kişisi yer alıyor. Karar davalı aleyhine. Ancak karar ne müdahile ne de vekiline tebliğ ediliyor. Davalı kararı temyiz ediyor, ancak Danıştay bu tebligat eksikliğini görmüyor. Karar onanıyor. Sonra müdahil bir vesileyle karar verildiğini öğreniyor. Mahkeme kalemine başvuruyor, kararı bana tebliğ edin diyor, ne yapıyorsa tebliğ edilmiyor. Karar kesinleşti yapacak bir şey yok deniyor. Müdahil kararı tebliğ almadan temyiz ediyor. Temyiz dilekçesi idare mahkemesince Danıştay'a gönderilmiyor. Bütün bunlardan sonra müdahil Danıştay'a dilekçe yazıyor ve bunları anlatıyor. Danıştay karar veriyor, " mahkemenin tüm kararları ne müdahile ne de vekiline tebliğ edilmemişse de kesinleşmiş karara karşı bir hukuk yolu olmadığı için reddine" Şimdi, aynı Danıştay müdahile tebliğ yapılmadığını görmeden kararı onamıştır. Son kararında ise böyle olmuşsa da yapacak bir şey yok diyor. İşte iç hukukumuz böyle işliyor. Şimdi müdahil hem idare mahkemesi hakim ve kalem memurlarını, hem Danıştay hakimlerini şikayet etti. Bakalım oradan ne çıkacak. Yapacak başka bir şey var mı sizce. Fikirlerinizi bekliyorum.