Merhabalar,

Müvekkil, bir süpermarkette çalışmaktadır. Mağazada toplam 4 çalışan bulunmakta olup; bunlardan 2'si personel, 1'i mağaza sorumlu yardımcısı, diğeri ise mağaza sorumlusu olan müvekkildir.

Market hakkında yapılan bir şikayet sonucu gelen denetim ekibi, işyerinde son kullanma tarihi bir önceki gün dolmuş 2 adet ürün bulmuştur. Bunun üzerine işyerine ceza kesilmiştir. Bu olayda müvekkilin hatırladığı kadarıyla kendisi hakkında herhangi bir uyarı cezası vs. verilmemiştir. Bu olaydan ortalama 1 ay sonra işverence yapılan kontrollerde son kullanma tarihi geçmiş ürün bulunması sebebiyle müvekkile uyarı cezası verilmiş, müvekkilde yazılı savunmasında bunu kabul etmiştir. Akabinde ortalama 2 hafta sonra işverence tekrar yapılan kontrolde son kullanma tarihi geçmiş ürün bulunması sebebiyle müvekkilin savunması alınmış, durum müvekkilce kabul edilmiştir.

Bunun üzerine işveren; ilk olayda uyarı cezası verilmesi ve müvekkilin savunma vermekten imtina etmesi (müvekkil savunma ve uyarı cezasını hatırlamıyor), akabinde yaşanan ikinci olayda uyarı cezası verilmesi ve durumun müvekkilce kabul edilmesi ve son olarak yaşanan olayda müvekkilin savunmasında durumu kabul etmesi nedenleriyle iş akdini İş Kanunu m.25/2-h '' İşçinin yapmakla ödevli bulunduğu görevleri kendisine hatırlatıldığı halde yapmamakta ısrar etmesi '' gereğince feshedilmiştir.

Müvekkil, işyerinde toplam 4 yıl çalışmış ve son iki ayı dışında hiçbir şekilde uyarı cezası vs. almamıştır.Müvekkil, yaşanan bu durumlara işyerine gelen denetim ekibinin işverene ceza kesmesi ve bu yüzden kendisinin işten çıkartılmak istenmesinin sebep olduğunu belirtmektedir. Nitekim yaşanan bu olaylar sonucu sadece mağaza sorumlusu olan müvekkilin iş akdi sonlandırılmış, reyonlardan asli sorumluluğu olan personelin iş akdi sonlandırılmamıştır. Öyle ki, içerisinde yüzlerce ürün olan bir marketteki ürünlerin tarihlerinin kontrolünü mağaza sorumlusundan beklemek kanaatimce mağaza sorumluluğunun vermiş olduğu asli görevleri yapmaya engel olabilecektir.

Bulmuş olduğum bir kararda Yargıtay şöyle demektedir:
(Yargıtay 9. HD. 2015/22399 esas 2015/31131 karar 4.11.2015 tarihli kararı)

''Somut uyuşmazlıkta, davacıya 06.08.2014 tarihinde 30.09.2013 tarihinde yaptığı hatalı üretimi 17.07.2014 tarihinde tekrarladığı ve bu durumu 06/08/2014 tarihli savunmasında kabul ettiği gerekçesiyle ihtar verildiği dosya kapsamına göre sabittir. Davacıya, fesih tarihinden önceki hatalı üretimleri nedeniyle uyarı cezası verilmiştir. Mahkemece, davacıya uyarı cezası uygulanan davranışları geçerli fesih sebebi olarak kabul edilmiştir. Bir eyleme iki ceza uygulanamaz kuralı gereğince uyarı cezası verildikten sonra aynı davranışın feshi sebebi yapılması anılan ilkeye aykırıdır. Fesih geçerli nedene dayanmadığından davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. ''

- Sizce bu karar lehimize mi yoksa aleyhimize midir? Bu konuda tam karar veremiyorum. İşverenin yapmış olduğu fesih ilk bakışta kanuna gayet uygun gibi geliyor.

- Acaba açacağım davada iş akdinin m.25 uyarınca haklı nedenle derhal fesih değil geçerli nedenle feshedildiğini belirterek fazla mesai, bayram tatili alacakları istesem davanın lehime sonuçlanması ihtimaline binaen daha sonra ek dava ile kıdem ve ihbar istesem bir hak kaybına uğrar mıyım ?

- Siz böyle bir olayda kıdem ve ihbar ister miydiniz?

Biraz uzun oldu sanırım; ama okuyan ve ilgilenen tüm meslektaşlarıma teşekkür eder, mutlu günler dilerim.