Mesajı Okuyun
Old 10-03-2008, 09:58   #4
Sinerji Hukuk Yazılımları

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 1989/12176
Karar: 1990/4539
Karar Tarihi: 17.04.1990

ÖZET: İdari para cezası tayin eden ve kurumca düzenlenen prim tahakkuk ve takip belgelerinin İİK.’nun 68. maddesinde yazılı belgelerden olduğu, bu tarihten önceye ait dönem için tayin edilen para cezaları hakkında düzenlenen prim tahakkuk ve takip belgesi ile ilamsız takip konusu yapılamaz. İstemin reddi gerekir.

(506 S. K. m. 81) (2004 S. K. m. 68)

Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 20.11.1989 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

506 Sayılı Kanun’un 81. maddesi, 3395 sayılı Kanun’un 6. maddesi ile 20.6.1987 tarihinde değişikliğe uğrayıp idari para cezası tayin eden ve kurumca düzenlenen prim tahakkuk ve takip belgelerinin İİK.’nun 68. maddesinde yazılı belgelerden olduğu, bu tarihten önceye ait dönem için tayin edilen para cezaları hakkında düzenlenen prim tahakkuk ve takip belgesi ile ilamsız takip konusu yapılamayacağı nazara alınmadan itirazın kaldırılması isabetsiz, temyiz itirazları yerinde görülmekle merci kararının İİK.’nun 366. ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 17.04.1990 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

1 - Borçluya 49 örnek ödeme emri 28.2.1989 tarihinde tebliğ edilmiştir.

PTT ile gönderilen itiraz dilekçesinin icra müdürlüğüne geldiği tarih ise 9.3.1989’dur ve bu haliyle itiraz süresinde yapılmadığından takip kesinleşmiştir.

Kesinleşen takibi yürütebilecek durumda olan alacaklı kurumun, itirazın kaldırılması için mercie başvurması gereksizdir. İstemin sırf bu nedenle reddi borçlunun tazminat ve giderlerle sorumlu tutulmaması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.

SSK.’nun 140/a maddesine göre idari para cezalarına karşı tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içerisinde yetkili mahkemeye itiraz edilebilir. Yetkili mahkemenin Sulh Ceza Mahkemesi olduğu Yargıtay içtihatları ile belirlenmiştir.

Olayda bu maddeye göre tahakkuk ettirilmiş para cezasının tahsili takip edilmektedir. Borçlunun tahakkuk evrakının kendisine tebliğ edilmediğine veya Sulh Ceza Mahkemesi’ne süresinde itiraz ettiğine dair bir iddiası ve itirazı yoktur. Tahakkuk işleminin kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu yön artık merci hakimliğinden ve temyiz aşamasında inceleme ve tartışma konusu yapılamaz.

Çoğunluğun bozma gerekçesine bu nedenle katılmıyorum. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************