Mesajı Okuyun
Old 17-04-2006, 21:08   #4
Ramazan NARİN

 
Varsayılan

Sn.AKPUNAR,
Bir ek beyanım daha var. İzin verirseniz.

Beni tenzih ederek, YASALAR, belirttiğiniz kötü niyetli birisinin iki şahitle alacak iddiasında bulunanlara karşı, borçlu addedilenleri koruyor. İyi güzel.

Peki, kötü niyetli ve inkarcı-üçkağıtçı-dolandırıcı borçlulara karşı, gerçek alacaklıları koruyan bir düzenleme var mı? Yoksa niye yok. Yasalar düzenlenirken, niye sadece alacak iddiasında bulunanların kötü niyetli olduğu kabul ediliyor da, borçlananların kötü niyetli olabilecekleri niye hesaba katılmıyor? Bu adaletsizlik, eşitsizlik değil mi?

Yasalar ne hakla, benim gibi alacağını isteyenlere önyargılı oluyor da, borçlulara karşı önyargılı olunmuyor?

Ben, yasaların iki tarafada karşı önyargılı yaklaşımını istemem doğrusu...

Bir de benim konum iki tacirin konusu. Ben basiretsiz çıkarak, bir yazılı sözleşme yapmadım. Peki karşı tacir basiretliydi de mi, sözleşme olmadığından nasılsa böyle bir borcu ödemek zorunda kalmayacağını biliyordu? Böyle basirete can kurban doğrusu.

Demek ki, yasal boşlukları görmek bir basirettir. Öyleyse bu düzende basiretlilerin düzeni.

Ha, bir başka davada bu BASİRETSİZLİK yaftası, konuştuğumuz firmaya yakıştırılmıştı. Ve yargıtayda bu firmanın bu konuda basiretsiz olduğunu kabul etmişti.

Bugün ben, alacağını almasını bilmeyen ben, BASİRETSİZİM....

Saygılar sunuyorum....