Mesajı Okuyun
Old 22-02-2010, 00:03   #9
S Ömer Şimyek

 
Varsayılan

Merhabalar, muvazaa konusuna ilişkin birçok başlık altında yazılanları okumaya gayret gösterdim, ne var ki aradığım cevabı tam olarak karşılayan bir mesajla karşılaşamadım.
Sorum şu; müvekkillin anne dedesi (1910 d.lu) 1977 yılında damadına bir gayrimenkulünü satar, aradan 8 sene geçer ve damat tapuda farkeder ki satın aldığı tarla kayın pederiyle alım satım hususunda anlaştıkları gerçek tarlanın iki katı. (Nasıl oluyorsa artık?) Damat tarlayı ifraz ederek fazla olduğunu düşündüğü parseli kayın pederine satar, satış gösterir. Kayın peder 1993 senesinde hakkın rahmetine kavuşunca geriye 7 evlat kalır. Pek doğal olarak üşüşürler malın mülkün üstüne. Hemen olmasa da birkaç sene sonra torunlar bu satış için damadın evlatlarıyla birlikte o dönem gene başkaca bir satışa tara olan teyzelerine dava açarlar. Müvekkil der ki, dedemiz o dönem ev yapacakmış, yani ortada gerçek elle tutulur bir ihtiyaç durumu söz konusu. Ayrıca babamız art niyetli olsa fazla olarak değerlendirdiği parseli geri vermezdi. Dedemizin o parayla yaptırdı evin inşaatınd çalışan işçilerden ikisi sağ. Onlar şahidimiz. Ayrıca muhtar da sağ ise şahit olabilir... ve malum standart detaylar. Son olarak davacılar 6 mirasçı. Bunlardan 3 ya da 4ü bu davada neden bulunduklarını dahi bilmiyorlar. Müvekkil onların da bu satışın gerçek olduğunu beyan edebileceklerini söylüyor. Böylesi bir durumda kazanma yahut kaybetme oranı ne olabilir ?