Mesajı Okuyun
Old 24-11-2004, 20:01   #5
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Sayın Alcan,

Aşağıdaki karara göre faturadaki faiz uygulanmaz:

T.C.
YARGITAY
Onbeşinci Hukuk Dairesi
Esas No
: 1999/01670
Karar No
: 1999/01854
Tarih
: 11.05.1999

ALACAK DAVASI

VADE FARKI

REESKONT FAİZİ
ÖZET:
Geciken bir alacağa vade farkı uygulanabilmesi için, taraflar arasında bu konuda yapılmış anlaşmanın bulunması ya da yanlar arasında oluşan uygulamada, fiilen vade farkının benimsenip itirazsız ödenmiş almaşı gerekir.

Gecikme halinde aylık vade farkı uygulanacağına dair faturalara itiraz edilmemiş olması, vade farkının kabul edildiği anlamına gelmez. Bu nedenle, mahkemece vade farkı istemi reddedilmeli, borçlu usulüne uygun biçimde temerrüde düşürülmüş ise, bu alacaklar yönünden reeskont faizi uygulanmalıdır.

Mahalli mahkemesinden verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü.


Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

Davalının 337 sayılı vade farkına ilişkin fatura kapsamı alacağına dair temyiz itirazlarına gelince; geciken bir alacağa vade farkı uygulanabilmesi için taraflar arasında bu konuda yapılmış anlaşmanın bulunması ya da yanlar arasında oluşan uygulamada fiilen vade farkının benimsenip itirazsız ödenmiş olması gerekir. Dosyada geciken alacağı vade farkı uygulanacağına dair yazılı bir sözleşme bulunmayıp, fiilen ödenen ve benimsenen bir vade farkı uygulaması da yoktur. Davalıya gönderilen ve içeriğinde vade farkından doğan alacak kaleminin yer almadığı ancak altında gecikme halinde aylık %12 vade farkı uygulanacağına dair faturalara itiraz edilmemiş olması vade farkı konusunun davalı yanca kabul edildiği anlamına" gelmez. Bu nedenle
Mahkemece vade farkına ilişkin alacak isteminin reddedilmesi, geciken alacaklar yönünden davalı usulüne uygun biçimde temerrüde düşürülmüş ise bu alacaklar bakımından reeskont faizi uygulanmak suretiyle hesaplanacak alacağa hükmedilmelidir. Bu hususlar üzerinde durulmadan delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek davanın tamamen kabul edilmesi, doğru görülmemiştir.

Sonuç : Yukarda 1. bentte yazılı nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince hükmün temyiz eden davalı yararına (BOZULMASINA), istek halinde ödediği temyiz peşin harcının temyiz eden davalıya geri verilmesine, 11.05.1999 gününde oybirliğiyle karar verild