Merhaba
Temmuz ayında Sulh Hukuk Mahkemesi’nde tazminat davası açtık.Dava dilekçesi davalıya tebliğ edildi ancak davalı duruşmanın olduğu 4 Kasım tarihine kadar davaya herhangi bir cevap vermedi.Duruşma tarihinden iki gün önce bir cevap dilekçesi yazıp “ Kıbrıs’a taşındığı için duruşmaya katılamayacağı mazeretini ( davanın açıldığı ve dava dilekçesinin kendisine tebliğ edildiği tarihte Türkiye’de yaşıyordu) , öncelikle davanın reddini, davanın reddine karar verilmezse hiçbir şekilde kabul anlamına gelmemekle birlikte beyanlarını bildirdiğini ve yargılamaya devam edilmesi halinde tanık dinletmek istediğini, tanığının adını ve adresini “ belirterek dilekçesini mahkeme,konsolosluk ya da muhabere kaydı olmadan faks yoluyla mahkemeye göndermiş.İlk duruşmada hakim “ davacının faks yoluyla gönderdiği dilekçenin aslının mahkemeye ulaşması halinde tanık dinlenmesi için davetiye çıkarılmasına “ karar verdi.( Hakim faks yoluyla gönderilmiş olan, üzerinde ıslak imza bulunmayan dilekçeyi geliş tarihi itibariyle havale edip dosyaya koymuş) Faks yoluyla gönderilmiş olan dilekçenin aslı yine mahkeme,konsolosluk ya da muhabere kaydı olmadan adi posta yoluyla gönderilip duruşma tarihinden 10 gün sonra mahkemeye ulaştı.(Hakim bu dilekçeyi de havale edip dosyaya koydu) İkinci duruşmada davalının verdiği cevap dilekçesinin geçersiz olduğu, bu dilekçeye dayalı olarak işlem yapılamayacağı iddiasında bulunacağım ancak bu iddiamın doğruluğundan pek emin değilim.HMK’nın yeni değişmiş olması ve davalının sonradan Kıbrıs’a taşınmış olması nedeniyle kafam karıştı.Davalının faks yoluyla gönderdiği cevap dilekçesi geçerli midir,bu konuda bildiğiniz Yargıtay kararı var mı?Benim araştırdığım ve bulduğum kararların hiçbirisi tam olarak bu olayı karşılamıyor.Yardımcı olursanız sevinirim.