Mesajı Okuyun
Old 19-10-2012, 13:27   #8
Av.Ömer Güntay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan AV Sezin
Açmış olduğumuz iş davasında karşı taraf süresinde cevap vermiş, ancak bu cevap tarafımıza tebliğ edilmemiştir.

Bu durum bize cevap dilekçesine itiraz etme,dolayısıyla tanık vs delilleri ve ilk itirazları kabul etmeme gibi haklar verir mi?

Yardımcı olabilecek meslektaşlarıma şimdiden sonsuz teşekkürler..

(Konu daha önce forumda tartışılmış olmala birlikte net bir cevap göremediğim için tekrar açma gereği duymuş bulunmaktayım)

Basit yargılama usulüne göre yürütülen davalarda tarafların ikinci bir dilekçe (cevap-ikinci cevap) verebileceklerinin düzenlenmemiş olması, davalının cevabının davacıya tebliğine gerek olmadığı şeklinde yorumlanamaz. Davalının cevabının, davacıya tebliği zorunludur.

Bir davaya davalı cevap verecek ve fakat cevap verilen taraf bunu bilemeyecek.. Bu hukuken bir tarafa mantıken de reddedilecek bir uygulama olur. Sulhe hazırlık/teşvik olsun, tanıklık sıfatına itiraz olsun birçok noktadan kabul edilemez. Hakim tahkikatla birlikte her iki tarafın iddia ve savunmalarına göre taraflara soru sormak ve aydınlanmak istediğinde, davacının bu konuda beyanda bulunması için önce cevabın ve kanıtların/belgelerin ona tıpkı kendisininkilerin davalıya gönderildiği gibi, bir yargılama nezaketi olarak gönderilmesi gerekir...

Mahkemece bunun yerine, nasıl olsa cevap verme hakkınız yok göndermiyoruz denilirse bence bunun adı, yargısal ölçüsüzlüktür.*

Celse arasında dahi olsa dosyadan alınız; şayet duruşmada bu durumla karşılaştıysanız, savunmalar bize tebliğ edilmemiştir. Bu celse tebliğ aldık demek suretiyle "beyan dilekçesi" ile karşı çıkışlarınızı yapınız; buna bir mani yoktur...

*Ölçülülük ilkesi bir kamu hukuku kavramı olup, hemen hemen bütün işlemlerin temelinde aranır...