Mesajı Okuyun
Old 04-10-2007, 18:17   #2
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan

Önalım hakkından herkese karşı feragatın koşulları 16.05.1951 t. 19/6 sayılı içtihatı birleştirme kararında belirlenmiştir. Feragatın geçerli olabilmesi için resmi şekilde yapılıp tapuya şerh edilmesi gerekir. Yargıtay 6.HD.si 24.06.1996 T. 6036/6183 sayılı kararında noterlikce yapılmasına karşın tapuya tescil edilmeyen feragatı geçerli saymamıştır.

Feragatın geçerliliğinin herhangi bir süre koşulu mevcut değildir. Usulüne uygun yapılmışsa daimi geçerlidir. ( 5 yıllık süreya tabi olan şerh satış vaadi şerhidir)

Fiili taksim durumu tanık dahil her türlü kanıtla ispat edilebilir. Varsa parselasyon planı taksimin varlığı için önemli bir delildir. Belediye kayıtları, parsel içine iki ayrı ev yapılması ve kullanılması aleyhe olarak yorumlanabilir. Önemli olan paydaşların iradesi , eylemi ve iyiniyetidir. Taksimin varlığı için paydaşların hakkını belirli bir yer ile sınırlandırması , bağımsız kullanımın istikrarlı biçimde sürdürülmesi , eylemli durumun paydaşlarca uzun yıllar uygulanarak benimsenmesi , paydaşların hakkına razı olduğunu göstermeleri gerekir.

Somut olayda "Yıllar sonra taraflar arasında aralarındaki sınır(evler arasındaki) konusunda tartışmalar başlıyor. Müvekkil diğer hissedarın kendi evinin İmar kanuna göre belirlenen çekme paylarına riayet etmediğini belirtiyor. Müdahale nin meni davası açıyor. Belediyeye çeşitli başvurularda bulunuyor " denildiğine göre ve bunların kanıtlanması halinde ortada paydaşlarca benimsenen bir taksim şeklinin ve eylemli durumun bulunmadığı sonucuna varabiliriz.

Saygılarımla.