Mesajı Okuyun
Old 05-10-2006, 16:37   #63
gerunsal

 
Varsayılan

Sayın Jeanne D'arc;

iletim önceki iletiye bir cevap niteliği taşıdığı için bence gayet açıktı. Ancak dikkati çektiğiniz üzere tekrar açıklamam gerekirse;

Konuya katılan birçok katılımcının belirttiği üzere Sayın Y. Bülent Bakiler bir zamanlar dil üzerine bir televizyon kanalında yaptığı programında bu ekin Türkçe olmadığını Latince'den dilimize geçtiğini savunmuştu. Ancak söz konusu ek, dilbilim ve sesbilim açısından ve ayrıca da kronolojik olarak incelendiğinde öz Türkçe'nin tüm özelliklerini göstermektedir. Bu haliyle ekten Türkçe değil diye bahsetmek ne kadar tutarlı olur? Bu konuda Orta Asya Türkçesi'nde bile kullanılan "kumsal" sözcüğü en iyi örneklerden biridir.

Türkçe kökenli bir sözcüğe Türkçe bir ek getirilip ve bu ek gerek sesbilim gerek dilbilim kurallarına uygun olarak kullanılıyorsa türeme sonucunda ortay çıkan yeni sözcüğün uydurukça olduğunu savunmak her şeyden önce Türkçe'ye hakarettir. Çünkü Türkçe'de yeni sözcüklerin oluşmasının en önemli yollarından biri sözcüklerin yapım ekleri kullanılarak türetilmesidir. Türkçe'nin ölümsüzlüğünün ve de kendi yaşamını sürdürebilmek adına ölü bir dile gereksinim duymamasının temelinde de bu özellik yatar.

Siz eğer kalkar bu özellik kullanılarak türetilen sözcükleri uydurukça diye aşağılarsanız kullanmış olduğunuz dili yermekten başka bir şey yapmış olmazsınız.

Sayın mehmetseyrek;

sözleriniz yeni oluşan bir dil için son derece yerinde ancak ilk oluşum aşamasını tamamlamış belli başlı kurallar edinmiş bir dil için pek de savunulası durmuyorlar. aksi halde söz konusu dil kurallarının tamamen göz ardı edilmesi ve aynı dili konuştuğunu iddia eden insanların birbirini anlamaması kaçınılmaz olur. Türkçe ek ve kökleri kullanarak "uydurmak" yerine kurallarına sadık kalarak "türetelim"..